Menu
in

The Powerpuff Girls’ün Dördüncü Üyesiyle Tanışın!

Cartoon Network’ün ikonik çizgi filmi The Powerpuff Girls artık dört kişi! Bliss’e merhaba deyin!

Craig McCracken tarafından yaratılan ve hem Amerika’da hem de dünyada büyük beğeni kazanan Emmy Ödüllü animasyon serisi The Powerpuff Girls ekibine yeni bir üye ekleniyor. Cartoon Network’ün geçtiğimiz günlerde yaptığı duyuruya göre yeni Powerpuff kızımızın ismi Blisstina ya da kısaca Bliss ve kendisi siyahî bir karakter.

Kardeşleri gibi Profesör Utonium’un dehasının bir parçası olan Bliss’in kendisini diğer kızlardan ayıran bir özelliği var, o da yapımı esnasında kendisine kazara eklenen Kimyasal W. Bliss de tıpkı kardeşleri gibi ışınlanma ve telekinezi gibi süper güçlere sahip, fakat bedenindeki Kimyasal W’nin bir sonucu olarak yüksek heyecan, korku veya sinir durumlarında güçlerinin kontrolünü yitiriyor. Duygusal olarak son derece dengesiz olan Bliss’in bu özelliği çevresinde istenmeyen tahribatlara yol açabiliyor.

Profesör Utonium tarafından yetiştirilen Bliss, geçirdiği bir kriz esnasında evi havaya uçuruyor ve bunun utancıyla Townsville’i terk ediyor. Ve yıllar sonra ailesiyle birleşmek üzere terk ettiği şehre geri dönüyor. Görülen o ki Mojo Jojo’yu öncesinden daha zorlu günler beklemekte.

- Reklam -

Bütün bunların yanı sıra hayranlar arasında çeşitli tartışmalar dönmekte. Kimi çeşitlilik olsun diye Bliss isminde siyahî bir karakterin ekibe eklendiğini söylerken, kimisi de kızların kendilerinin yarattığı fakat ne yazık ki pek uzun ömürlü olmayan Bunny’nin kalplerindeki dördüncü karakter olduğunu söylemekte. Buna ek olarak, sorunlu bir geçmişe ve kontrol edilemeyen duygulara sahip karakterin siyahî yapılmasının kasıtlı olduğunu öne süren çevreler de var.

Cartoon Network Türkiye sayfasındaki hareketlilikten anladığımız kadarıyla, dizinin yeni karakteri çok yakında bizim de ekranlarımızı süslemeye başlayacak. Bliss’i seslendiren sanatçı ise Büşra Pekin olacak.


Bliss hakkında siz okurlarımızın görüşleri neler peki? Bizlerle paylaşmayı unutmayın!

İhsan Çağatay Boz

1991 yılında geldiğim bu dünyanın mevcut gerçekliğinden hiçbir zaman memnun olmamam hasebiyle oyunların ve kitapların sonsuz dünyasında yaşarken, her şeyi istediğim şekilde bükebildiğim öyküler yazıyorum. Tarih ve felsefenin yanı sıra insanlığın nükleer savaşlar, durdurulamayan virüsler veya kontrolden çıkan yapay zeka ile intihar ettiği veya karanlığa gömüldüğü eserlere de ilgim ve takdirim sonsuz. Son olarak, George Romero ile başlayan zombi sevdam katlanarak devam etmekte.

Yorum Yap

Exit mobile version