Menu
in

Herkesin Merak Ettiği O Soru: Evrenin Sonunda Ne Var?

Evrenin sonunda bizleri ne bekliyor? İnsanlığın öteden beri sorduğu ve cevabını merak ettiği bu sorunun yanıtı biraz karmaşık.

Evrenin sonu veya ötesi var mı? Milliways Restoranı, evet. Evrenin sonunda bir restoran var ve “Öğlen yemeğini nerede yiyelim?” sorusunun en ideal cevabına sahip.

Douglas Adams, Otostopçunun Galaksi Rehberi serisinde bunu yıllar öncesinden anlatmış olsa da geleneksel bilim onun yıllar önce cevaplandırdığı soruları sormayı daha yeni akıl etti. Daha önce kara deliklerin içini anlattığı yazısını çevirdiğimiz Paul M. Sutter, bu sefer okurlarına evrenin (varsa) sınırlarını keşfettiriyor. Soluk mavi noktadan çok uzaklarda ne yaşandığını anlatmaya çalışıyor.

Evrenin Sonunda Ne Var Sorusundan Önce Tanımlar

Sorulabilecek en çetrefilli sorulardan ve insanlık zamanın başından beri sormaya devam ediyor: Bilinen sınırların ardında neler dönüyor? Haritalarımızın köşelerinin sonrası neleri saklıyor? Sorunun nihai haliyle, evrenin sonunda ne var?

- Reklam -

Evrenin dışıyla ilgili konuşabilmek için, “evren” derken neden bahsettiğimizi tanımlamak lazım. Bütün zaman ve mekanda var olabilecek her şeyi kast ediyorsanız, evrenin dışında tabii ki hiçbir şey olamaz. Evrenin limitli boyutta olduğunu ve o limitin ardını soruyorsanız; orası nereyse, o da evrene dâhil olmak zorunda.

Evren formsuz, şekilsiz isimsiz ve hiçbir şeysiz bir boşluksa bile bu hâlâ bir “şey” ve tanım olarak evrenin bir parçası.

Kozmos sınırsızsa, soruyla ilgilenmemize gerek yok. Evren, var olan her şeyi kapsayarak, sonsuza kadar uzanan ve köşesiz bir “şeyse” ardını ve dışını konuşamayız.

Tabii ki evrenin gözlemleyebildiğimiz bir limiti var. Kozmosun yaşı ve ışığın hızı limitli. Bu yüzden, evrenin tarihi boyunca bize ışığı ulaşmamış galaksiler söz konusu. Şu an evrenin gözlemleyebildiğimiz sınırı 90 milyar ışık yılı uzaklığında. Tahminimiz de o sınırın ötesinde de pek çok yıldız ve galaksi olduğu yönünde.

Ondan sonrası? Anlatması zor.

Evrenin Sonunda Kavis Konusu

Kozmologlar evrenin sınırsız mı yoksa sınırlı ama çok büyük mü olduğu konusunda emin değiller. Astronomlar ölçüm yapmak için kavis ölçmeye çalışıyor. Eğer evrenin en geniş boyutlarda bir geometrik eğrisi varsa, Dünya gibi, sınırlı olduğunu söyleyebiliriz. Eğer geometrik eğriliği tamamen sıfırsa, sonsuzdur.

Şu an yapabildiğimiz ölçümler evrenin neredeyse tamamen düz olduğunu, kavis bulunmadığını gösteriyor. Bunun sonsuz bir evrene işaret ettiğini düşünebilirsiniz fakat durum biraz karmaşık. Kavissiz bir evrende bile kozmos sonsuz büyüklükte olmak zorunda değil.

Bir silindirin yüzeyini ele alalım. Geometrik olarak düz çünkü paralel çizgiler yüzey boyunca paralel kalmaya devam ediyor fakat boyutu sınırlı. Aynısı evren için de geçerli olabilir; tamamen düz fakat yine de kendi içine kapanıyordur.

Evren sınırlı olsa bile bu bir sınırı veya dışarısı olduğu anlamına gelmek zorunda değil. Evren, bizim üç boyutumuza ait ve daha büyük çok boyutlu bir yapının parçası olabilir. Bu gayet tutarlı bir teori ve bazı egzotik fizik anlayışlarının bir parçası. Gelgelelim şu an bunu test edebilme imkanımız yok ve gerçek olsa bile kozmosun işleyiş şeklini etkilemiyor.

Başınız ağrımaya başlamış olabilir ama bir ihtimal daha var: Evren sınırlı olsa bile daha büyük bir şeyin içine gömülü olmak zorunda değil.

Bakış Açıları

Evreni hayal ettiğiniz zaman gözünüzün önüne yıldızlar, galaksiler ve diğer bir yığın astrofiziksel objeyle dolu devasa bir top gelebilir. Bir astronotun atmosferin sınırından bizim yaşadığımız topu gördüğü gibi dışarıdan gördüğünüzü hayal edebilirsiniz.

Evrenin var olmak için o dış bakış açısına ihtiyacı yok. Evren, en yalın haliyle, var. Üç boyutlu ve kendi başına var olabilen bir evrenin gerçekliği matematiksel açıdan tutarlı ve o evrenin dışının bulunmasını gerektirmiyor. Evreni hiçliğin ortasında yüzen bir top olarak görünce kendinizi matematikte yeri olmayan bir mental hapishaneye kapatıyorsunuz.

Elbette, dışında hiçbir şey olmayan sınırlı bir evren saçma geliyor. “Hiçbir şey” derken boşluktan bahsediyor olsak bile ve bu boşluk matematiksel olarak açıklanamaz da. İşin aslı, “Evrenin dışında ne var?” sorusu, “Mor ne ses çıkartır?” sorusuyla aynı mantıkta. Birbiriyle alakası olmayan iki konsepti birleştirmeye çalışıyorsunuz.

Evrenimizin bir “dışarısının” olması son derece olası. Gelgelelim, bu bir zorunluluk değil. Matematik, evrenin bir dışarısı olmasını gerektirmiyor.

Paum M. Sutter’ın hazırladığı “Evren Sınırsız mı?” videosunun tamamını buradan izleyebilirsiniz.

Peki ya siz evrenin bir sonu olduğunu düşünüyor musunuz? Eğer varsa sonunda bizleri neler bekliyor olabilir? Yorumlarınızı Kayıp Rıhtım Forum’da paylaşabilirsiniz.

Kaynak: Space

Mehmet Çakıcı

1999'da Balıkesir'de doğdu. Küçük yaştan beri fantastik edebiyata ilgi duydu, büyüdükçe diğer edebiyatlara da yaklaştı. Şu sıralar İstanbul Üniversitesi'nde bu ilginin üstüne iyice düşüyor. Uzun bir süre araknofobinin nasıl yazıldığını öğrenemedi.

Yorum Yap

Exit mobile version