Menu
in

Ottomania: Erim Şişman’dan Ottopunk Türünün İlk Örneği

Erim Şişman’ın kaleme aldığı Ottomania raflarda. Bilimkurgu alt türü Ottopunk’ın ilk örneği olan roman, Anadolu kültürü ve fütüristik teknolojiyi harmanlıyor.

Erim Şişman’ın bir bilimkurgu alt türü olan Ottopunk’ın ilk örneği şeklinde tanımladığı Ottomania adlı romanı, raflardaki yerini aldı.

Şimdilik türün ilk ve tek örneği olarak bahsedilen kitap, Osmanlı dönemi ve bilimkurgu ögelerini bir araya getiriyor. Anadolu kültürü ve fütüristik teknolojinin harmanlandığı Ottomania; dünyanın en kötü zamanında doğmuş, ölüme ve acıya terk edilmiş çocukların umutla başladıkları bir isyan macerasını konu ediniyor.

Fomenta ve Zürafa Tozu isimli iki kitabı daha bulunan Erim Şişman’ın yeni kitabının arka kapak yazısı ise şu şekilde:

- Reklam -

Ottomania – Erim Şişman | Arka Kapak Tanıtımı

Zehirli sular, yıkık binalar ve kirli havayla puslanmış bir gelecekte hayatta kalmak için vahşi bir mücadele başlar. Kırılganlığın bedelinin ölüm olduğu bu tehlikeli dünyada, organları için depolanmış çocukların müşterek bir hayali vardır, özgürce yaşamak. Ottomania, dünyanın en kötü zamanında doğmuş, ölüme ve acıya terk edilmiş çocukların umutla başladıkları bir başkaldırı hikâyesi.

Anadolu kültürü ve fütüristik teknolojinin harmanlandığı Ottomania, bir bilimkurgu alt türü olan Ottopunk’ın ilk örneği. Ağır makineli silahlar kuşanmış fesli adamların, şalvarlı robotların, şehirlere ceset yağdıran zeplinlerin, insan eti bağımlısı Wendigolar’ın, peçeli katil tarikatı Kuddurlar’ın ve kendinden olmayan herkese karşı tehlike arz eden onlarca grubun arasında hayatta kalmak için cesaret ve güç yeterli olmayacaktır.

“Kararmış, dev bir hayvan fosiline benzeyen paslı merdiven basamaklarından yukarı çıkıldıkça, geçmişte Asya ve Avrupa kıtasını birbirine bağlayan Boğaziçi Köprüsü’nün iskeleti görünüyordu. Amir, bir zamanlar dünyada güzel bir hayatın var olduğunun kanıtı olarak görürdü bu köprü enkazını. Geceleri sandallara yüklenen cesetler ateşe verilerek denizin akıntısına bırakılırdı sevenleri tarafından. Asitli denizin içinde bedenleri eriyen ruhların hiçbir hayvan veya insan tarafından didiklenmeyeceği için huzura ereceklerine inanılırdı. Karanlık denizin içinde alev almış yıldızlara benzeyen bu ateşler, kızıl yakamozlar gibi Marmara Denizi’nin durgun sularında dalgalanır, uzun birer çizgiye dönüşerek yansırlardı.”

İthaki Yayınları Pangea Kitaplığı’ndan çıkan eseri, editörü Burak Albayrak şöyle tanımlıyor:

“Distopik bir evrende geçen kitap steampunk’a yakın ögeler içermesinin yanı sıra bize ve tarihimize ait çokça şey içeriyor. Mad Maxvari bir atmosferi olan romanı okurken, ilk bölümde geçen çocukların karanlık hikâyesiyse Stranger Things sevenleri mutlu edecektir. Ağır makineli silahlar kuşanmış fesli adamların, şalvarlı robotların, şehirlere ceset yağdıran zeplinlerin, insan eti bağımlısı Wendigolar’ın ve peçeli katil tarikatı Kuddurlar’ın kol gezdiği tekinsiz bir evrende geçen, çok özgün bir eser Ottomania.”

224 sayfadan oluşan eserin yayıma hazırlığı Burak Albayrak’a, düzelti ve son okuması Işılay Yıldız’a, kapak illüstrasyonu Ebrahel Lurci’ye ve kapak tasarımı da Hamdi Akçay’a ait.

Eser İthaki Yayınları imzasıyla yayımlanan Pangea Kitaplığı’nın bir parçası olarak raflara çıkıyor. Şimdilik toplamda 8 kitaptan oluşan Pangea’nın diğer parçalarına buradan göz atabilirsiniz.

Ottopunk türünü sizler nasıl buldunuz? Kitabın konusu ilginizi çekti mi? Yorumlarınızı Kayıp Rıhtım Forum üzerinden bizlerle paylaşabilirsiniz.


* Kehanet Vaatleri: Mitolojiyle Zenginleşen Bilimkurgu Macerası

Hakan Tunç

Kocaeli Üniversitesi'nden mezun. Kitap okumayı, film izlemeyi ve özellikle animeleri çok sever.

Yorum Yap

Exit mobile version