İki akademisyen yazar Seçkin Sarpkaya ve Mehmet Berk Yaltırık’ın Türk Kültüründe Vampirler Oburlar, Yalmavuzlar ve Diğerleri adlı eseri nihayet okuyucuyla buluştu. Türk mitolojisini gün ışığına çıkarıp edebiyatla yeniden buluşturan, bu değerli yazarların birlikteliğinin müjdesini size coşkuyla veriyor ve kendilerini kutluyoruz!
Sunuş yazısını Doğu Yücel’in, arka kapak yazısını Güven Erkin Erkal’ın kaleme aldığı ve Karakum Yayınları etiketiyle yayımlanan eserin tanıtım bülteni şöyle:
5 – 6 yaşlarımdaydım. Anneannem evin önündeki bahçede oynarken “Hava kararıyor. Vampirler gelir artık. Gir içeri” diye çağırırdı. Bir şey anlamazdım. Bir kez başka mahalleden bir çocuğu vampir ısırmış diye duyduk. İlkokulda okumayı söküp, Korku dergisinin bir sayısında vampirlerle tanışıca aklım çıkmıştı… Ortaokulda vampir diye bir şey olmadığını anlamıştım ama anneannemin niye başka anneanneler gibi öcü, bohçacı ve dunganga gibi benzer bahaneler kullanmadığını anlayamamıştım. Rahmetli hiç de Korku dergisi falan okumazdı. Bir gün vampirleri nereden uydurduğunu sormuştum; “Sen daha yoktun. Eskiden çocukları ısıran sapık vampirler vardı. Gazeteler o yakalanan vampirleri yazardı hep” demişti. Yaşlılık işte diye geçmiştim.
Son yıllarda kütüphanelerde eski gazeteleri tarayıp duruyorum. 1950 ve 60’lı yılların kimi gazetelerinde “Vampir Yakalandı” manşetleriyle karşılaştım. Her nasıl olmuşsa çocuklara musallat olan bazı sapıklar, dönemin filmlerinden etkilenmiş olsa gerek, çocukları ısırmaya kalkışmış ve bu olay zamanın medyasına da bu şekilde yansımıştı. Yani vampirler bambaşka bir gerçeklik penceresinden gündelik hayatımıza, oradan da kim bilir benim gibi kaç çocuğun rüyalarına girmişti. Velhasıl Türk kültüründe vampir vardır. Bu kitapta İçkegleri, oburları, albastıları, emegenleri ve daha nicesini bulacaksınız. Geceleri okuyun.
Seçkin Sarpkaya’nın Türk masal ve efsanelerindeki korkunç varlıkları konu alan önceki kitabı Türklerin Şeytani Masalları’nın tanıtım bültenine şuradan, Mehmet Berk Yaltırık’ın muazzam dosyalarına buradan, Öykü Seçkisi’ndeki hikâyelerine ise bu bağlantıdan ulaşabilirsiniz.
Şimdiden keyifli okumalar dileriz.