Menu
in ,

Duolingo “Klingonca” Kursunu Yayınladı

Yenilikçi bir yöntemle ve karşılık beklemeden herkese yeni diller öğretmeyi amaçlayan Duolingo bu sefer de Klingoncaya el attı.

Muhyî-i Gülşenî’den beri gerçek hayatta kullanım için yapay diller geliştirilse de J.R.R. Tolkien’le birlikte hayalî evrenler için de yapay diller geliştirilir oldu. Fakat bu yapay diller sadece içinde doğdukları hayalî evrenlerle sınırlı kalmadılar, insanlar bu dilleri öğrenmek için çaba sarf ediyorlar.

Orta Dünya’daki Elfçe, Cüce Dili, Kara Lisan; Buz ve Ateşin Şarkısı‘ndaki Yüksek Valyria, Dothrakice gibi diller, bu tür dillerin meşhur örnekleridir. Bir başka çok meşhur örnek ise Star Trek (Uzay Yolu) evreni için yaratılmış olan Klingoncadır. (Klingonca yerine sadece Klingon olarak da anıldığı görülmüştür)

Duolingo’dan Yeni Bir Kurs

Yenilikçi bir yöntemle ve karşılık beklemeden herkese yeni diller öğretmeyi amaçlayan Duolingo, doğal dillerin yanı sıra yapay dillere de el atmıştı. Daha önce Esperanto ve Yüksek Valyria dilleri Duolingo’nun kataloğuna eklenmişti. Bunların dışında bir de Klingonca kursu uzun zamandır yapım aşamasındaydı. Aslında kursun yapımı aylar önce sona yaklaşmıştı ama Star Trek: Discovery dizisinin yayına başlamasından itibaren kursun yayınlanması geciktirilmişti. Dizinin ilk sezonunun sona ermesinden sonra nihayet Klingonca kursu herkes için erişilebilir hâle geldi. Klingoncanın Duolingo’daki tanıtım metninde şu satırlar yazıyor:

- Reklam -

Klingon, Star Trek evreninde kurgusal dünya dışı bir tür olan Klingonların konuştuğu, yapay bir dil. Marc Okrand’ın yarattığı bu dilin merkezinde uzay gemisi, savaş ve silahlar olmakla birlikte, Klingon kültürünün dolaysız ifade tarzını ve mizah anlayışını da yansıtıyor. Örneğin “merhaba” demek için kullanabileceğiniz en yakın kelime “nuqneH”, aynı zamanda “Ne istiyorsun?” anlamına da geliyor. Ayrıca, bir sanat biçimi olarak algılanan çokça aşağılama sözü de mevcut.

Klingon’a hakim olmak Dünyamızda pek olağan bir şey değil. Galaktik seçkinler sınıfına katılın ve bu enteresan dili öğrenmeye başlayın.

Klingon Kültürü

Yukarıdaki metinde Klingonca hakkında enteresan bilgiler verilmiş. Peki, buna başka ne ekleyebiliriz? Klingonca hakkında konuşmadan önce Klingonlar hakkında biraz konuşmalıyız. Klingonlar, galaksideki savaşçı bir türdür ve bir noktaya kadar Birleşik Gezegenler Federasyonu’nun başlıca düşmanıydılar. Hatta Klingonların Türklerle bazı ortak noktaları var. Bunu Klingon Propaganda Videosunda görebilirsiniz. Bu video aynı zamanda Klingonca bir videodur.

Yemek masasındaki Klingon savaşçılarının önündeki bardaklara dikkat edin. Bildiğimiz ince belli çay bardakları. Savaşçılara ise Klingon Yeniçerisi denilmiş. Şarkı da sizlere tanıdık gelmiştir. Çünkü Yalçın Tura’nın Kuşlar adlı eseri. Star Trek: Discovery bu benzerliklere bir yenisini ekledi: Bizde 24 Oğuz boyu olması gibi Klingonlarda da 24 hanedan var.

Klingonların savaşçı ve sert bir yaşam tarzı var. Savaşta ölmek onlar için en büyük lütuf. Hayatın her alanı onlar için bir güç ve cesaret gösterisi. Bunun dışında oldukça mizahi yönleri olan bir kültür. Yukarıdaki alıntıda da söz edildiği üzere aşağılamak bir sanat kabul ediliyor.

Klingoncanın Doğumu

Uzay Yolu‘nun 1984’te yayımlanan The Search for Spock (Spock’ı Ararken) adlı sinema filmi için Marc Okrand’dan bir Klingon dili tasarlaması istenmişti. Okrand bu işi başarıyla tamamlar ve Klingon kültürüne uygun, gelişmiş bir dil yaratır. Bir yıl sonra bu dil için çok geniş kapsamlı bir sözlük yayımlanır.

1992’de Klingonca Konuşmalar adlı ses bantları da yayınlanır ve yoğun ilgi görür. Başta M.I.T. olmak üzere bazı üniversitelerde Klingonca dersleri de verilmiştir. 1992’de Lawrence M. Schoen tarafından Klingon Language Institute (Klingon Dil Enstitüsü) kuruldu. Bu kurumun amacı Klingoncayı düzenlemek, geliştirmek, öğretmek ve korumaktır. Bir nevi bizim Türk Dil Kurumu’nun Klingon versiyonu.

Klingonca üzerine bugüne kadar yapılan çalışmalar sayesinde doğal dillerle yarışacak düzeyde bir söz varlığı oluşturuldu. Klingoncadaki sözcük sayısı 250.000’i çoktan geçti.

Klingonca Nasıl Bir Dil?

Klingonca, telaffuzu çok ama çok zor bir dil. Buna rağmen bu dili öğrenmeye çalışan insanlar var. Eğer bu dili bilmiyorsanız bu dilde yapılan bir konuşma size sadece boğuk sesler olarak görünecektir. Herhangi bir sözcüğü seçmek çok zor. Herhangi bir cümleyi okumaya çalıştığınızdaysa büyük olasılıkla başarısız olacaksınız. Klingonların sert yaşam tarzının sonucu olarak sevgi, saygı, beğeni ifadeleri de pek bulunmuyor; fakat kaba, kavgacı ve aşağılayıcı ifadelerden bol miktarda var.

Klingoncanın en ilginç ve zorlayıcı özelliklerinden biri de onun benzersiz gramer yapısı. Cümlenin ögelerinin dizilişi hiçbir dile benzemiyor. Örneğin Türkçede genel cümle yapısı özne+nesne+yüklem şeklinde. İngilizcede ise özne+yüklem+nesne. Klingoncada ise özne sona geliyor ki bu hiçbir dilde bulunmayan bir özellik. Yani cümle ögeleri şu şekilde sıralanıyor: Nesne+yüklem+özne.

Yakın zamanda ilk sezonunu tamamlayan Star Trek: Discovery dizisinde bol bol Klingonca diyalog bulunuyor. Hatta bütün bölümlerde baştan sona Klingonca altyazı seçeneği de mevcut. Nasıl bir dil olduğuna dair size bir fikir verebilir. Mesela aşağıdaki videoda T’kuvma’yı Klingonca konuşurken görüyoruz. (İlk sezonun, ilk bölümünün, ilk sahnesi olduğundan spoiler sayılmaz)

Kurs Hakkında Notlar

Eğer siz de bir Uzay Yolu müptelasıysanız Klingonca öğrenmeyi düşünebilirsiniz. Duolingo’nun Klingonca kursu bu dile başlamak için uygun bir yer. Fakat bu kurs hakkında unutmamanız gereken iki şey var:

  1. Kurs henüz beta aşamasında. Yani bazı hatalar bulunabilir. Zaten kullanıcılardan beklenen şey de hataları raporlamaları.
  2. Kurs, İngilizce bilenlere yönelik. Eğer hiç İngilizce bilmiyorsanız bu kurs size göre değil. Size tavsiyem önce İngilizce öğrenmeye başlamanız. Zaten bu yüzyılda İngilizce biliyor olmak herkes için gerekli hâle geldi.

Sevdiğimiz kurgusal evrenlerden bir yapay dili daha öğrenilebilir kıldığı için Duolingo’ya teşekkür ederiz. Öte yandan biz hâlâ Elfçe kursu bekliyoruz. Duolingo yetkililerine duyurulur.

Okan Akıncı

1986’da Ağrı’nın Doğubayazıt ilçesinde doğdu. 1998’den beri ailesiyle birlikte Adana’da yaşıyor. 2010’da Mustafa Kemal Üniversitesi Muhasebe Önlisans bölümünden ve 2013’te Anadolu Üniversitesi İktisat bölümünden mezun oldu. Katı bilimkurguya bayılıyor, kendi çapında öyküler yazıyor. Şu sıralar en büyük hobisi yeni diller öğrenmek ve bir gün tüm dünyayı görebilmek istiyor.

Yorum Yap

Exit mobile version