Behzat başkomiserimizin aylardır beklediğimiz yeni sezonu nihayet dün bluTV’de başladı. Konuyla ilgili bugüne kadar birçok haber yaptık. Yani ister istemez heyecanla, tıpkı 6 yıl önce bıraktığımız gibi ekranlarımızın başına geçtik. Elbette farklılıklar vardı. Artık ulusal bir kanalda yayınlanmıyordu, üzerindeki baskılar görece daha azdı. Final verdiğinden beri ülkede birçok şey olmuştu ve bunlar bir şekilde Behzat Ç.’nin hayatına da yansımıştı. Yine de heyecanla ve merakla bugünü bekliyorduk. Peki, yeniden aramıza dönen amirimiz, bu yüksek beklentileri ilk bölümüyle karşılayabildi mi?
Sonda söyleyeceğimizi başta yazalım: Çok ama çok güzel bir açılış yaptı. İzleyenler benimle hemfikir olacaklardır; 40 dakikalık bölüm bir anda bitiverdi. Türk dizilerinde şikâyet ettiğimiz o uzun süreli dizilere nazaran dolu dolu ve her saniyesi zevk verdi. (İlk bölüme özel biraz daha uzun mu olsaydı diye düşünmeden duramadım.) Ne yeni gelenler sırıttı ne de görmeye alıştığımız o eski yüzler bizlere farklı gözüktü. Son jenerik akmaya başladığında gözlerimiz ikinci bölümü arar oldu, “E nerede bunun devamı? Bu kadar mıydı?” derken bulduk kendimizi.
BluTV’nin Netflix’e göre dizi sezonlarını tek seferde değil de haftalık vermesini anlayabiliyorum. Çünkü diğer platforma göre içindeki çeşitlilik çok daha az, aynı şekilde bütçeleri de daha kısıtlı. Üstelik izleyiciler alım gücü yüksek olmadığı için bu tarz bir online platforma maddi ödeme yapacaksa Netflix’i tercih ediyorlar. Haliyle tek seferde tüm dizi yayınlansaydı, hepi topu 9 bölüm sürecek diziyi bir gecede bitirip üyeliğini tekrar iptal edecek birçok izleyici de bulunuyor. Çünkü biliyoruz ki sırf bu dizi sayesinde binlerce yeni üyelik kazandılar. Ve bunları hemen kaybetmek istemiyorlar. Bu nedenle üye kazanma politikası güdüyorlar. Oldukça mantıklı bir politika. Ama gelin bir de bize sorun… Tadı damağımızda kaldı. Güzel bir şekilde başlayan dizimizi her hafta bekleyecek olmak da oldukça üzücü…
6 Yıl Hiç Geçmemiş Gibi
Gelelim diziye. Sanki hiç altı yıl geçmemiş gibiydi. Ama elbette bazı değişiklikler hissediliyor. Behzat amirimiz, Savcı Esra’nın ölümü sonrası kafayı iyice sıyırmış ve kendi kendiyle konuşur halde. Gerçeklik algısı dizi boyunca bir gidip bir geliyor. İşsiz bir şekilde evinde tavuklarıyla yaşar ve kendi birasını yaparken görüyoruz. Ağzı her zaman olduğu gibi bozuk. Yanında Hayalet’i görüyoruz. KHK nedeniyle işten atılmış, fıstık işine girmiş. Yine de neşeli bir hâli var. Kesinlikle mutsuz değil. Bunun dışında Şevket Abi ve Müdür Tahsin de her zamanki formlarıyla dizide yer alıyorlar. Son sahnede gördüğümüz Ercüment Çözer’in dönüşü de oldukça keyifli. Savcı Esra’nın diziye nasıl dahil olacağı da biliniyordu ama kanlı canlı görmek daha farklıymış. Özlemişiz.
Konuyu daha tam olarak bilmiyor olsak da Behzat amirimizin başkomiserliğe geri dönmesi için Ercüment’in yaptığı bir plan varmış gibi geliyor. Zaten yayınlanan fragmanlar da bunun işaretini veriyordu. Yeni bölümde taşlar daha iyi oturacaktır. Sizi bilmiyorum ama, bölümün kısalığından mıdır yoksa hızlı geçişlerden midir, Harun ve Cevdet’i, hatta Akbaba’yı bile gözlerim aramadı. Belki daha ilk bölüm olduğu içindir, belki de farklı sebeplerden. Akbaba’nın döneceğini zaten biliyoruz, diğer iki karakter konusunda da şimdilik net bir şey yok. Kim bilir, belki sürpriz olarak saklıyorlardır?
Ayrıca günümüz siyasetinde yaşanan gelişmeleri ve bunların polis teşkilatına yansımalarını da çok güzel bir şekilde resmettiler. Bu tarz işleri gördükçe ve birilerinin konuşmaya başladığını izledikçe insan daha da keyifleniyor. Behzat Ç., kurgusal bir karakter olabilir, dizinin başlangıcında “Gerçek kişi ve kurumlarla ilgisi yoktur, tamamen kurmacadır,” yazabilir. Ama bu, onun içimizden biri olduğunu ve aynı hayatı yaşıyor ve aynı havayı soluyor olduğumuz gerçeğini değiştirmez.
Dizi boyunca yapılan atışmalar, ince ince dokundurmalar ve göndermeler, hiç değişmeyen Ankara ağzı… Her birini gördükçe hatırlıyor ve ne kadar özlediğimizi bir kez daha fark ediyoruz.
Nesi Kötüydü?
Son olarak şöyle bir durum var. İlk bölümde yardımcı rol olarak oynayan çoğu karakter ölüyor. Haliyle tek bölümlük bu isimlerin rolleri de, artık bütçeyi kıstıklarından mı nedir, inanılmaz kötü. Yani kötü olan senaryo değil, oyuncular. Size de öyle gelmedi mi? Çiğ bir his veriyorlardı ve oyunculuk anlamında fazla sırıtıyorlardı. Bunu daha iyi bir şekilde kotarmalarını beklerdim.
İyisiyle kötüsüyle Behzat Ç. geri döndü. Ve bu daha ilk bölümüydü. Bir an önce başkomiserliğe geri dönmesini ve masasına oturup olayları aydınlatmasını, elbette tek başına değil, bunu ekibiyle birlikte yapmasını umuyoruz.
Sizler ilk bölümü nasıl buldunuz? Görüşlerinizi Kayıp Rıhtım Forum‘da bizlerle paylaşmayı unutmayın!
Behzat Ç. – 4. Sezon 2. Bölüm İncelemesi İçin Tıklayın!
Behzat Ç. – 4. Sezon 3. Bölüm İncelemesi İçin Tıklayın!
Behzat Ç. 4. Sezon 2. Bölüm Fragmanı İzle
