in ,

Türk Fizikçi, Yaşamın Kökenine Dair Bilim Dünyasının 175 Yıldır Peşinden Koştuğu Gizemi Çözdü

Türk fizikçi Furkan Öztürk, Dünya’daki yaşamın nasıl başladığına dair 175 yıldır cevap aranan soruya yanıt bulmayı başardı.

Türk Fizikçi Furkan Öztürk
- Reklam -
- Reklam -

Türk fizikçi Furkan Öztürk’ün keşfi, Nobel Ödüllü bilim insanı Jack Szostak tarafından çığır açıcı olarak nitelendirildi.

Bilkent Fen Fakültesi Fizik Bölümü mezunu olan ve Harvard Üniversitesi Fizik Bölümü’nde doktora çalışmalarını yürüten 26 yaşındaki Furkan Öztürk’ün Dünya’daki yaşamın başlangıcına dair ortaya koyduğu keşif heyecanla karşılandı.

Genç Türk fizikçinin çalışması, Science Advances adlı bilimsel dergide yer buldu. Makalenin Dünya gezegeninde yaşamın nasıl başladığı ve uzayda yaşam gibi konulardaki birçok gizeme ışık tutabileceği öne sürülüyor.

- Reklam -

Kuduz aşısını bulan ve 19. yüzyılın en önemli bilim insanları arasında yer alan Fransız mikrobiyolog ve kimyager Louis Pasteur, 1848’de yaşam için gerekli olan bazı moleküllerin, tıpkı sol ve sağ ellerde olduğu gibi birbirinin “ayna görüntüsü formlarında” bulunmasına ilişkin “homokiralite” kavramını ortaya atmıştı. Ancak bu özelliğin kökeni, 175 yıldır yapılan çalışmalara rağmen bir türlü aydınlatılamamıştı.

Genç Türk Fizikçi Furkan Öztürk’ün Keşfi, Yaşamın Başlangıcına Dair Önemli Çözümler Getiriyor

Furkan Öztürk ve ekibi, gerçekleştirdikleri keşifle birlikte manyetik mineraller üzerinde RNA öncüsü molekülleri kristalize ederek RNA’nın yapıtaşlarını yalnızca sağa veya sola doğru kıvrılan bir sarmal hâlinde elde etmeyi başardı.

Nobel ödüllü biyokimyacı Jack Szostak, çalışma hakkında, “Bu gerçekten çığır açıcı bir keşif. Homokiralite, yaşamın başlayabilmesi için olmazsa olmazlardan ve bu yeni keşif bu probleme çok mantıklı bir çözüm sunuyor,” yorumunda bulundu.

Türk Fizikçi Furkan Öztürk - Gizem

Öztürk’ün yaşamın kökeni üzerine yaptığı deneyler ile doğa bilimleri alanında hâlâ cevaplanması gereken 125 sorudan birinin de yanıtlanmış olabileceği ihtimali üzerinde duruluyor.

Dünya’da yaşamın nasıl ortaya çıktığının ve ilk canlı hücrelerin nasıl oluştuğunun bilimin cevap aradığı en büyük gizemlerin başında geldiğine işaret eden Öztürk şöyle konuştu:

“Yaklaşık 4 milyar yıl önce, Güneş Sistemi ve Dünyamız oluştuktan kabaca 500 milyon sene sonra, Dünya’da yaşamın ilk izlerini görmeye başlıyoruz. Peki, yaşam nasıl ortaya çıktı, hangi kimyasal ve fiziksel süreçler yaşamı tetiklemiş olabilir? Doktora çalışmamda bu sorulara açıklık getirebilecek deneysel çalışmalar yaptım.”

“Araştırmam, yaşamın kökenine dair önemli, ancak karanlıkta kalmış bir problem üzerine. Bu problemin ismi homokiralite yani yaşamı oluşturan moleküllerin sağ veya sol elli olma durumu, bildiğimiz haliyle yaşamın bir özelliği.”

Manyetik Mineraller Doğal Bir Mıknatıs Özelliği Gösteriyor

Öztürk, yaptıkları deneyler aracılığıyla homokiraliteye yol açan fiziksel etkileşimin ne olabileceğini gösterdiklerini belirterek açıklamalarına şu şekilde devam etti:

“Bizim aradığımız şey, kiral simetriyi, yani ayna simetrisini, kırabilecek fiziksel bir etkileşimdi. Çalışmalarımız ortaya koydu ki tabiatta bolca bulunan manyetik mineraller yani bir anlamda doğal mıknatıs özelliği gösteren taşlar, bu simetrinin kırılmasına yol açabilir. Yaptığımız deneyler, manyetik yüzeylerin kiral moleküller ile çok güçlü bir şekilde etkileştiğini ve manyetizmanın homokiraliteye yol açmış olabileceğini gösteriyor. ‘Yaşamın kökeni’ problemi adeta bir bulmaca gibi, elde ettiğimiz sonuçlar bu büyük bulmacanın önemli bir kısmının çözümüne yönelik ciddi bir adım. Surda bir gedik açtık, devamının da geleceğine inanıyorum.”

- Reklam -

Türk Fizikçi Furkan Öztürk - Yaşamın Kökeni

Furkan Öztürk’ün Araştırması Dünya Dışı Yaşamı Anlamaya da Yardımcı Olabilir

Science ve Nature gibi dünya çapında yayın yapan dergilerde bu keşfe yer verilmesinden heyecan duyduğunu aktaran Öztürk, Dünya dışı yaşama dair ise şunları kaydetti:

“Bu keşifle hayatın başlangıcına dair bilmediğimiz çok önemli bir gizeme ışık tuttuk. Yaşamın nasıl ortaya çıktığı tabiattaki en büyük gizemlerden bir tanesi. Bu problemi bir yapboz gibi düşünün. Bu yapbozun parçalarının nerelere oturacağını tam olarak bilemiyoruz. Çünkü 4 milyar yıl öncesine dair elimizde çok fazla direkt kanıt yok. Biz aslında yaptığımız çalışmayla yaşamın başlangıcına dair çok büyük bir parçayı yerine koymuş olduk. Etrafında şekillenecek diğer bilgilerin ne olacağını henüz bilmiyoruz. Ama eminim ki bu keşif, başka sorulara cevap bulmamızı da sağlayacak ve yaşamın kökenine dair ilginç ipuçları verecek.

Belki de başka gezegenlerdeki olası yaşam formları ile ilgili bilgiler verecek. Yani biz eğer Dünya’da yaşamın nasıl oluştuğunu tam olarak anlarsak, o zaman hangi koşullar altında yaşamın ortaya çıkabileceğine dair de daha fazla bilgiye sahip olacağız. Bu bilgiler bizi Dünya dışında yaşamı ararken yönlendirebilir. Yani Dünya’daki yaşamı anlamak, Dünya dışında başka bir yaşam formu keşfetmemize de yardımcı olabilir. Bunu kesin olarak söylemek tabii ki zor ancak bu mümkün.”

Furkan Öztürk çalışmalarına devam edeceğini belirtirken bu deneylerin bağımsız olarak başka araştırmacılar tarafından da test edilmesi gerektiğini vurguladı.

Türk Fizikçi Furkan Öztürk - Yaşamın Kökeni

“Fizikle Sınırlı Kalmayan” Bir Bilim İnsanı

Bilkent Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Seymur Jahangirov da Öztürk’ün çalışmasında canlıların oluşum sürecinde neden yalnızca bir tür molekülün kullanıldığına açıklık getirdiğini belirtti:

“Bu çalışma fizik, kimya, biyoloji ve jeoloji gibi çok farklı disiplinlerde son yıllarda elde edilen yeni bilgileri birleştirerek yapılmıştır ve konunun önde gelen bilim insanları tarafından büyük bir heyecanla karşılanmıştır. Furkan’ın bu buluşa imza atmasını sağlayan en önemli özelliklerinden biri, sadece ana konusu olan fizikle sınırlı kalmayıp arkeoloji, organik kimya, tarih, müzik gibi birçok farklı alana ilgi duyması ve sürekli olarak kendini geliştirmesidir.”

Siz bu keşfi nasıl değerlendiriyorsunuz? Yorumlarınızı Kayıp Rıhtım Forum’da paylaşabilir, bilim dünyasından yeni gelişmeler için bizleri Google Haberler’den takip edebilirsiniz.

Kaynak: Anadolu Ajansı

Eda Aydın

1992 yılında Bursa'da doğdum. Radyo, Sinema ve Televizyon Bölümü mezunuyum. Filmler, kitaplar hakkında inceleme ve görüş yazıları yazıyorum. Tanpınar'ı seviyorum.

Henüz yorum yok. Forum'a gelip sohbete katıl.

Karga - Gizemli Kesik Parmaklar

İstanbul’da Bir Karga, Akaryakıt İstasyonuna İnsan Parmağı Attı: Cinayet İhtimali Araştırılıyor

Classroom of the Elite 3. Sezon Yayın Tarihi Belli Oldu

Classroom of the Elite’in 3. Sezonu Ertelendi: İşte Popüler Animenin Yeni Çıkış Tarihi