Menu
in

Kitaplara Yüzde 30’luk Yeni Bir Zam Daha: Yayıncılık Dünyası İflasın Eşiğinde

Kitaplara yeni bir zam daha geliyor. Mart 2022 itibarıyla yayıncılık sektöründe ciddi iflas haberlerinin gelebileceğinden endişe duyuluyor.

Kitaplara yüzde 30’luk yeni bir zam daha yolda. Türkiye’de yayıncılık dünyası, birçok sektörde olduğu gibi ciddi bir krizin ortasında. 2021’in son aylarında Türk lirasında yaşanan ciddi değer kaybı, neredeyse tamamen dışa bağımlı olan bu pazarı derinden etkiledi. Yeni yılda gelen elektrik, doğalgaz, vergi ve akaryakıt zamlarından sonra, hâlihazırda döviz dengesizliği nedeniyle önemli ölçüde zamlanan kitaplara bir zam daha geleceği açıklandı.

Aralık 2021’de, 30 liralık bir kitabın etiket fiyatının 70-80 TL’ye çıkacağı haberini paylaşmıştık. Yılın son ayında, kitap fiyatları öncesine kıyasla neredeyse iki-üç kat daha pahalı etiket fiyatlarına ulaşmıştı. Yılbaşında çeşitli alanlardaki yeni zamların ise mevcut etiket fiyatlarını yüzde 30 oranında yukarı taşıması bekleniyor.

Cumhuriyet Gazetesi’nden Ali Can Polat’ın haberine göre, yayıncılık sektörünün temsilcileri 2022’de basılan kitap sayısındaki azalmanın süreceği, önümüzdeki mart ayında ise birçok yayınevinin iflas tehlikesiyle yüzleşeceği ifade ediliyor.

- Reklam -

Öncesinde Koronavirüs pandemisi nedeniyle ağır yara alan yayıncılık sektörü, Türk lirasının hızlı değer kaybı ve sonrasında yeni gelen 2022 zamlarından sonra içinde bulunduğu krizi artık daha derinden hissediyor. Şu anda 80 bin kişiye istihdam olanağı sağlayan yayıncılık pazarı artık resmen ölüm kalım mücadelesi veriyor.

Kitaplara Gelen Zamların Arkası Kesilmiyor

30 TL etiketli bir kitaba artık 50 TL fiyat koymak zorunda kaldıklarını ifade eden Türkiye Yayıncılar Birliği Başkanı Kenan Kocatürk şu açıklamayı yaptı:

“Fiyatları yeniden en az yüzde 30 artırmak zorundayız. Yılbaşında kargocular yüzde 30 zam yaptı ki devamı da gelecektir. Eskiden vadeli olarak aldığımız kâğıtları satıcılar vadeli satmıyor. Artık satışından emin olunamayan kitaplar basılmıyor. Yeni kitaplar da çok azaldı bu yüzden.”

Avrupa Birliği (AB) dışındaki ülkelerden ithal edilen kâğıttan alınan yüzde 10’luk fonun kaldırılmasını talep ettiklerini öne süren Kocatürk sözlerine şöyle devam ediyor:

“Rekabeti kısıtlıyor, diğer ülkelerden fiyat alamıyoruz. Ayrıca kâğıtta KDV’nin de kaldırılmasını istiyoruz ama bürokrasi bunun çok zor olduğunu söyledi bize. Türkiye’nin kâğıt endüstrisini tekrar kurması gerek.”

Mart 2022 itibarıyla yayın sektöründeki iflasların başlamasından endişe duyduklarını belirten Kocatürk, azalan üretime ve sektördeki 80 bin istihdamın risk altında olduğunu kaydetti.

Baskı Maliyetleri Son Bir Yılda Yüzde 250 Arttı

Maliyetlerinin bir yılda yüzde 250 arttığını söyleyen matbaa işletmecisi Erhan Şahin ise şunları aktardı:

“Geçen sene 3 avro olan boya şu an 3.6 avro oldu. Bir de dövizdeki artışı hesaplayıp bu rakamları TL’ye çevirin. Kalıbın metrekaresi 3.15 dolardı, şu anda 4.5 dolar oldu. Elektriği söylemiyorum bile. Biz fiyatları o kadar artıramıyoruz çünkü zaten piyasada iş yok, daralma var. İstihdamda düşüş bekleniyor. Biz taşımaya çalışıyoruz ama bu da sürdürülebilir bir durum değil”

Yayıncılar Telif Hakları ve Lisanslama Meslek Birliği (YAYBİR) Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Aksoy ise 2021’de ilk kez basılan kitap sayısında 1505 adet, bandrol sayısında ise 5 milyon 890 bin 848 adet azalma meydana geldiğini söyledi. Aksoy, yapılan tahminlere göre söz konusu tablonun değişmeyeceğini ve sektörde belirsizliğin ve daralmanın devam edeceğini öngördüklerini belirtti.

Aksoy, yaptığı açıklamada yeni eser ve bandrol sayısındaki düşüşün kültür dünyasındaki zayıflamayı hızlandıracağını, yazılı kültürün korunması ve geliştirilmesini olumsuz etkileyeceğini söyledi. Aksoy, üretimin yerelleşmesi, kitap satışlarında sabit fiyat yasasının Meclis’ten geçmesi, kâğıt ithalatındaki KDV’nin kaldırılması ve yine ithalatta AB’ye uygulanan imtiyazların diğer ülkelere de uygulanması gibi önlemlerin acilen hayata geçirilmesinin şart olduğunu vurguladı.

Bağımsız Kitapçılar Kapanıyor

Geçen eylül ayında İstiklal Caddesi’nin köklü kitapçısı Denizler Kitabevi’nin caddeden ayrıldığını duyurmuştu. İzmir’deki Tante Rosa Kitabevi ise yeni yılı kapanma haberi ile karşılamıştı.

2018’de Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçişten sonra yaşanan döviz krizi sonrasında, yayınevlerine geleceği sormuş ve karanlık yanıtlar almıştık. Görünen o ki içinde bulunduğumuz tablo her geçen gün daha da karanlık bir hâl alıyor.

Siz bu krize dair ne düşünüyorsunuz? Yorumlarınızı Kayıp Rıhtım Forum’da bizimle paylaşabilirsiniz.

Kaynak: Cumhuriyet

Eda Aydın

1992 yılında Bursa'da doğdum. Radyo, Sinema ve Televizyon Bölümü mezunuyum. Filmler, kitaplar hakkında inceleme ve görüş yazıları yazıyorum. Tanpınar'ı seviyorum.

Yorum Yap

Exit mobile version