Menu
in

Küçük Prens’in Perde Arkasını ve De Saint-Exupéry Çiftinin Hayatını Gözler Önüne Seren “Mektuplar” Türkçede

Antoine De Saint-Exupéry ve eşi Consuelo De Saint-Exupéry’nin yazışmaları “Mektuplar” kitabında bir araya getirildi. Eser, Timaş Yayınları tarafından basılıyor.

Antoine De Saint-Exupéry ve Consuelo De Saint-Exupéry imzasını taşıyan Mektuplar, Türkçe raflarındaki yerini alıyor. Timaş Yayınları, okuru Küçük Prens’in yazarı ve eşinin yaşamından kesitlere davet ediyor.

1900 doğumlu Fransız yazar, şair ve pilot Antoine de Saint-Exupéry dünya çapında Küçük Prens (Le Petit Prince) kitabıyla tanınıyor. 1944 yılına dek süren hayatı boyunca Gece Uçuşu, Kale, İnsanların Dünyası, Güney Postası ve Savaş Pilotu gibi kitaplar da kaleme alan yazar; son dönemlerde mektuplarıyla da gündeme gelmeye başlamıştı.

18 yıl süren telif mücadelesinin sonunda Antoine de Saint-Exupéry ve Consuelo Suncín Sandoval’ın mektupları artık okurların beğenisine sunuluyor. Saint-Exupery’nin mektuplarından birisi daha önce bir açık artırmada 240 bin 500 avroya alıcı bulmuştu.

- Reklam -

Çiftin birbirlerine gönderdiği 160 mektubu içeren “Mektuplar” kitabı, ikilinin büyük aşkının yanı sıra dönemin entelektüellerine ve bu insanların II. Dünya Savaşı sırasında neler yaşadıklarına da ışık tutuyor. Öte yandan, Küçük Prens kitabının ortaya çıkış süreci de mektuplarda kendilerine yer buluyor.

Kitaba renkli çizimler, fotoğraflar ve belgeler de eşlik ediyor.

Mektuplar kitabından tadımlık ÖN OKUMA için BURAYA tıklayabilirsiniz.

Mektuplar – Antoine De Saint-Exupéry ve Consuelo De Saint-Exupéry | Arka Kapak Tanıtımı

Antoine de Saint-Exupéry ve müstakbel eşi Consuelo Suncín Sandoval 1930’da Buenos Aires’te tanıştılar. Hemen birbirlerine âşık oldular ve kısa süre sonra evlendiler. Ancak evlilik hayatları, onları bir araya getiren her şeye rağmen, nihayetinde kaotik bir yolculuktu. Hem öngörülemez hem de talepkâr olan maceracı “Tonio”, karısının bütün ilgisini kendisine vermesini ve ona istikrar sağlamasını bekliyordu; oysa bunlar Consuelo’nun özgür ruhlu, huysuz tabiatının engel olacağı şeylerdi. Bununla birlikte, araya giren birkaç ayrılığa rağmen birbirlerini asla bırakmadılar ve bu karşılıklı koşulsuz sevgi vaadi, Antoine’ın askerî görevinin getirdiği yükler ikisi için de kaçınılmaz hale geldiğinde, mesafelere ve endişelere dayanmalarını sağladı. Savaş zamanında, Antoine Saint-Exupéry, Consuelo’yla birlikte hayatlarını aydınlatan bir masal olan Küçük Prens’i yazdığında mektuplar da bu döneme yakından şahitlik etti.

160 mektuptan oluşan ve renkli çizim, fotoğraf ve belgelerle desteklenen bu yazışmalar, tutkulu fırtınalarla şüpheli durgunluklar arasında gözyaşları, hayal kırıklıkları ve aşkın coşkularla zenginleşen ilişkilerinin ruhunu ortaya koyuyor. Bunun yanında dönemin sanatçıları, yazarları, düşünürleri II. Dünya Savaşı’yla birlikte bu tutkulu ilişkide boy gösteriyor.

Genç bir gezgin prens, bir gül ve onun cam fanusu: İşte bu ilişkinin hikâyesi…

Mektuplar Hakkında Ne Dediler?

“Karamsar, çapkın bir maceracıyla şen şakrak, sivri dilli bir sanatçının fırtınalı evliliğine bir tanıklık…” – The Guardian

“Ne seninle ne de sensiz. Exupéry çiftinin çalkantılı evlilik hayatından izler taşıyan, daha önce yayımlanmamış bu mektuplar, yazarın Küçük Prens’teki güle ilham olan karısına ne kadar bağlı olduğunu gözler önüne seriyor.” – Le Figaro

“Antoine ve Consuelo tüm anlaşmazlıklara rağmen arkalarında imrenilesi bir aşkın ve fırtınalı bir ilişkinin hatırası mektupları bıraktılar.” – Franceinfo

“İki âşığın, 1930’da Buenos Aires’te tanışmalarından yazarın 1944 yazındaki ölümüne kadar geçen sürede birbirlerine yazdıkları mektuplar, yaşadıkları hayatla hayalini kurdukları hayat arasındaki uçurumu gösteriyor.” – Alban Cerisier

Toplamda 272 sayfadan oluşan kitabın çevirmenliğini Gizem Olcay, kapak tasarımını Alper Zeki üstleniyor.

Antoine De Saint- Exupéry ve Consuelo De Saint- Exupéry çiftinin mektupları hakkında siz ne düşünüyorsunuz? Yorumlarınızı Kayıp Rıhtım Forum’da bizimle paylaşabilirsiniz.

Eda Aydın

1992 yılında Bursa'da doğdum. Radyo, Sinema ve Televizyon Bölümü mezunuyum. Filmler, kitaplar hakkında inceleme ve görüş yazıları yazıyorum. Tanpınar'ı seviyorum.

Yorum Yap

Exit mobile version