in ,

Faruk Duman ile “Alkarısı Öykü Seçkisi” Üzerine: “Önce Özgün, İyi Bir Dil, Sonra Sağlam, Etkileyici Bir Hikâye”

Faruk Duman ile geçen ay yayımlanan ve ilhamını Türk mitolojisinden alan “Alkarısı Öykü Seçkisi” üzerine keyifli bir sohbet gerçekleştirdik.

Faruk Duman ile "Alkarısı" Üzerine Söyleşi
- Reklam -
- Reklam -

Faruk Duman, derleyiciliğini üstlendiği Alkarısı Öykü Seçkisi kitabı hakkında merak edilenleri yanıtladı.

Temmuz 2023’te Ayrıkotu Yayınları tarafından yayımlanan Alkarısı Öykü Seçkisi, Türk mitolojisinin popüler korku unsurlarından Alkarısı’nı odağına alan 13 öyküyü bir araya getiriyor. Alkarısı; Türk, Anadolu ve Altay efsanelerinde lohusa dönemindeki kadınlara musallat olan bir tür korku figürü olarak aktarılıyor.

Faruk Duman Alkarısı Öykü Seçkisi’ni Anlatıyor

“Alkarısı” temalı öykülerde on üç yazar “Alkarısı”nı kendi üslupları ile kaleme aldılar. Bu kitap fikri nasıl doğdu?

- Reklam -

Özellikle genç kuşakta, geleneksel edebiyatımızdan, söylence ve masallarımızdan yararlanan arkadaşlarımızın gittikçe azaldığını düşündüğüm bir sırada, öykü atölyeleri ve Öykü Gazetesi aracılığıyla tanıştığım dostları belki teşvik ederim, onlarla böyle bir çalışmaya girebiliriz, diye aklıma geldi. Heyecan içinde, titizlikle çalıştılar. Alkarısı, Karakoncolos, Tepegöz, başka cinler, sonra daha çok bilinen, Kerem ile Aslı, Arzu ile Kamber gibi halk masalları, ağaçlar, geyikler ve Türk mitolojisinin başka simgeleri… Bunların hepsi yeni yorumlarla yazılır, ortaya yüzlerce yeni öykü çıkar… İlk çalışma için Alkarısı mitini düşünmüştük. Bunlar yazılıp çok kısa sürede tamamlandı ama yayımlanma sorunları nedeniyle örneğin Karakoncolos yarım kaldı.

Alkarısı Öykü Seçkisi - Faruk Duman

On üç yazardan öykü almak kolay iş değil. Öykü seçkisinde neye dikkat ettiniz? Ne kadar sürdü?

- Reklam -

Özellikle dil ve kavrayış çok önemli. Yani yazarın dünyası, dile yaklaşımı… Zaten konu, yazarın hikâyeyi benimsemesi demektir. Ancak o sayede ortaya yaratıcı bir yazı çıkıyor. Ben uzun yıllardır izlediğim, düşündüğüm dünyaya yakın arkadaşlarla görüştüm elbette. Bu nedenle çok kısa sürede böyle bir dosya oluştu.

Bir kabul var edebiyatta: “Kendini herhangi bir dilde iyi kötü ifade edebilen hemen herkes iyi birer hikâye anlatıcısı olabilir. Fakat her iyi hikâye anlatabilen, iyi öyküler yazamıyor.” Siz iyi öyküyü nasıl tanımlıyorsunuz?

Evet hikâye anlatabilmek eğitim işi değil, bizim coğrafyamız binlerce yıldan bu yana o devasa sözlü edebiyatı yaratmış ve belleğine alıp buraya getirmiş. Benim büyük yakınlık duyarak, büyük kaynak olarak işaret ettiğim şey de bu. Dediğiniz gibi, yazı sözkonusu olmaya başladığı zaman edebiyat bireysel (modern) bir sanata dönüşüyor. Bizim 50 Kuşağı’nın başlattığı hikâye-öykü ayırımı da burada devreye giriyor. Zaten hep söylerim, imla hatasını halk anlatıcıları yapmaz, yazarlar yapar. İyi öyküyü nasıl tanımlarım, genellikle gördüğüm zaman tanıyorum. Ama diyebilirim ki önce özgün, iyi bir dil, sonra sağlam, etkileyici bir hikâye.


Faruk Duman’ın derleyiciliğini üstlendiği Alkarısı Öykü Seçkisi kitabı hakkındaki görüşlerinizi Kayıp Rıhtım Forum’da paylaşabilir, edebiyat dünyasından yeni gelişmeler için bizleri Google News’ten takip edebilirsiniz.

Eda Aydın

1992 yılında Bursa'da doğdum. Radyo, Sinema ve Televizyon Bölümü mezunuyum. Filmler, kitaplar hakkında inceleme ve görüş yazıları yazıyorum. Tanpınar'ı seviyorum.

Henüz yorum yok. Forum'a gelip sohbete katıl.

Bez Bebek Alfabesi - Camilla Grudova

Kanadalı Yazar Camilla Grudova’nın Büyülü Gerçekçi Öyküleri “Bez Bebek Alfabesi” ile Türkçede

Neil Gaiman - Good Omens 3. Sezon Roman

Neil Gaiman, “Good Omens” 3. Sezona Yeşil Işık Çıkmazsa Hikâyeyi Roman Olarak Devam Ettireceğini Açıkladı