Menu
in ,

Mehmet Berk Yaltırık Öneriyor: Kayıp Rıhtım Okurları İçin 10 Kitap

Tarihçi ve yazar Mehmet Berk Yaltırık, son zamanlarda okuduğu ve beğendiği kitapları Kayıp Rıhtım okurları için anlattı.

Tarihçi. Korku ve fantastik hikâye/roman yazarı Mehmet Berk Yaltırık adına bu taraflarda sık dolaşıyorsanız mutlaka aşinasınızdır. Yedikuleli Mansur ve Istrancalı Abdülharis Paşa romanları ile ses getiren yazar, Seçkin Sarpkaya ile birlikte kaleme aldıkları Türk Kültüründe Vampirler adlı kurgu dışı eseriyle de dikkatleri üzerine çekmişti.

Yaltırık, son zamanlarda okuduğu ve önemli bulduğu eserleri Kayıp Rıhtım için anlattı.

Mehmet Berk Yaltırık Son Zamanlarda Ne Okudu?

Bize Derler Çakırca – Halil Dural

Hem eşkıyalık vakalarıyla alakalı detaylar barındırdığından hem de Çakırcalı Mehmet Efe ile ilgili en doğrudan ve detaylı kaynak olduğundan okurken hayli keyif aldığım bir çalışma “Bize Derler Çakırca”. Genelde halk türkülerinden hareketle ve romantik bakışla değerlendirilen tarihi şahsiyetleri (Çakırcalı Mehmet Efe ve babası Çakırcalı Ahmet Efe) en gerçekçi ve bilinmeyen detaylarıyla birlikte okuma imkânı sağladığı için beğendim.

- Reklam -

Çocukluğunda Çakırcalı Mehmet Efe’yi bizzat görmüş, dönemi yaşayanların ve vakalarda adı geçenlerin akrabalarını, hayatta kalabilmiş zeybekleri dolaşarak Çakırcalı hakkında notlar alan Dural’ın iki defterden oluşan bu notları ve diğer notlarını, Ege’deki eşkıyalık vakaları üzerine araştırmalarıyla tanıdığımız akrabası Sabri Yetkin bir araya getirerek okura kazandırmış.

Kuşçubaşı Eşref – Benjamin C. Fortna

Teşkilat-ı Mahsusa ve genel olarak istihbarat tarihi üzerine yazılmış araştırmaları, hatıratları takip ederim. Metot açısından Fortna’nın çalışmasını okurken daha çok keyif aldım.

Kuşçubaşı Eşref’i etrafındaki söylence duvarından bağımsız olarak değerlendirip aktarması bir yana, Balkan çeteciliği, Çerkesler, paramiliter unsurlar gibi Kuşçubaşı Eşref döneminin arka planları ve ilgili kavramlar da yer alıyor. Bu nedenle Osmanlı tarihine ve istihbarat konularına aşina olmayan okurlar da kolayca okuyabilir.

Daha çok İkinci Dünya Savaşı dönemi askerlerinin hatıratlarını çevirmesiyle tanıdığımı Selçuk Uygur’un özenli çevirisi de işin içine girince bir hayli beğendim.

Türklerin Sherlock Holmes’ü Amanvermez Avni – Ebüssüreyya Sami

Çeviriler dâhil polisiye tarihimiz üzerine önemli araştırmaları bulunan Erol Üyepazarcı’nın elinin değdiği, hem özgün dilinin büyük oranda korunup hem de okura sunulduğu bu çalışma, Sultan Abdülhamid dönemi İstanbul’unda yaşayan bir polis hafiyesinin başından geçenleri konu alıyor.

Ayrı ayrı maceralar içeren hikayelerden oluşma “Amanvermez Avni”yi sevmemin nedeni içinde yaşadığı dönemin unsurlarını başarılı şekilde yansıtması ve sürükleyiciliğini hiç kaybetmemesi oldu.

Hanımlar ve Beyler – Terry Pratchett

Pratchett külliyatında sevmediğim eser bulamam (özellikle Niran Elçi çevirileri söz konusuysa), her bir Diskdünya macerasını beğenerek okumuşumdur. İçlerinde yakın zamanda okuyup da beğendiğim macera “Hanımlar ve Beyler” oldu. Nedeni ise Havamumu Nine ve taifesinin bulunması bir yana, halk inançları ve efsanelere yönelik eleştirel ve mizahi bakış açısı oldu.

Sürprizbozana girmeden sadece “unicorn”, “elfler” ve “wica” mevzularına ilişkin eğlenceli tespitler ve tasvirleri beğendiğimi belirtebilirim. İnanış ve efsanelerin halkın tahayyülündeki gücü ve etkisini göstermesi de hoşuma giden bir diğer husus oldu.

Maskenin Düştüğü Yer – Korku Edebiyatı Yazıları – Yankı Enki

Genelde korku edebiyatıyla ilgilenen, daha doğrusu korku hikâyeleri yazmak isteyen veya korku edebiyatının dönüşümünü görmek isteyen okur ve yazar tanıdıklarıma tavsiye ettiğim üç kitaptan biridir. Genelde “Maskenin Düştüğü Yer”i tavsiye ederken akabinde Scognamillo’nun “Korkunun ve Dehşetin Kapıları” adlı çalışmasını ve Richard Davenport-Hines’in “Gotik”ini de önermeye başladım.

“Maskenin Düştüğü Yer” korku edebiyatıyla ilgili bir okumada hayli başarılı, giriş mahiyetinde bir çalışma. Gerek “Yedikuleli Mansur” vesilesiyle editörlüğünü tanıdığım, gerekse gotik edebiyat üzerine yazdığı teziyle (Gotik Müphemliğin Çeşitleri ve Modern: Modernden Postmoderne Gotiğin Teorisi, İstanbul Bilgi Üni. 2008) bildiğim Yankı Enki’nin, gotik edebiyatla ilgili kavramları ve önemli yazarları ele aldığı yazılardan oluşma bu çalışma korku edebiyatını araştırmak isteyenler için giriş kitabı mahiyetinde.

Korkunun ve Dehşetin Kapıları – Giovanni Scognamillo

Birkaç yıl önce bedenen kaybetsek de ilhamları ve yazdıklarıyla aramızda dolaşmaya devam eden “Beyoğlu Kontu”nun bu kıymetli çalışması aslında ilk olarak iki ayrı kitaptan oluşuyordu. Kamer’den çıkan “Dehşetin Kapıları” ile İnkılap Kitabevi’nden çıkan “Korkunun Sanatları”.

Dehşetin Kapıları’nı yıllar önce okuma imkânı bulmuşken, seneler sonra bu baskıyla yeniden okudum. Bilge Karınca Yayınlarından çıkan bu baskı, iki kitabı bir araya getirmiş.

Korku edebiyatının, sinemasının, korkunun sergilendiği muhtelif sanatın ve ilham kaynaklarının, yazarların biyografilerinin ele alındığı bu kıymetli çalışma; yine korku edebiyatını araştırmak isteyenler için biraz daha detay barındırıyor.

Gotik/Aşırılık, Dehşet, Kötülük ve Yıkım Dört Yüzyılı – Richard Davenport-Hines

Hakan Gür’ün çevirisinden okuduğum, gotik mimariden başlayarak gotiğin ne olduğu ve sanat eserlerine, edebiyata, sinemaya yansımaları, gotiğin unsurları ve etkileri üzerine hayli detaylı bu araştırmayı beğenmemin nedeni; bu kadar geniş bir konuyu başarıyla aktarması oldu.

Yukarıda da dediğim gibi bu eser, Scognamillo’nın “Korkunun ve Dehşetin Kapıları” ile Yankı Enki’nin “Maskenin Düştüğü Yer” çalışmasıyla birlikte okunmalı bence.

H.P. Lovecraft – Delilik Dağlarının İçinde – W. Scott Poole

Daha önce üç ciltlik “H. P. Lovecraft Toplu Eserleri” (Dost Kitabevi) çevirisini okuyup hayli beğendiğim Hasan Fehmi Nemli’nin çevirisinden okuma imkânı bulduğum bu kitap; Lovecraft’ın biyografisini tüm yönleriyle ve kaynaklarıyla gözler önüne seriyor.

Sevdiğim bir yazarın hayatını anlatması dışında; Lovecraft’ın çalışmaları, kimlerle temas ettiği, ilham kaynakları vs. belirtildiği için bir anlamda korku edebiyatı üzerine bir ders, etüt imkânı da sunuyor.

İngiliz Hayalet – Peter Ackroyd

Esra Birkan’ın çevirisinden okuduğum bu çalışma; 200-300 yıllık bir tarihi süreçte İngiltere’deki gazeteler ve hatıratlarda bahsi geçen doğaüstü varlık deneyimlerini, halk hikâyelerini bir araya getirmesi açısından dikkatimi çekmişti. Bir okur tavsiyesiyle haberdar olup edinmiştim.

Kısa kısa anlatılarla tam da “gece okunacak” cinsten bir çalışma olduğunu söylemeliyim. Motiflerin ve hikâyelerin çeşitliliği bir yana, sadece folklor araştırmalarıyla ilgilenenlerin değil; konuyla alakadar olmayan ancak heyecanlı bir şeyler okumak isteyen okuyucunun da beğenisini kazanacağını düşündüğüm bir eser.

Türk Romanına Eleştirel Bir Bakış 1,2,3 – Berna Moran

Eşkıyalık ve Anadolu romanlarıyla alakalı bir araştırmam esnasında konuya değinen (Sabahattin Ali [Kuyucaklı Yusuf], Kemal Tahir [Rahmet Yolları Kesti] ve Yaşar Kemal [İnce Memed serisi, Demirciler Çarşısı Cinayeti ve Yusufçuk Yusuf] kritikleri) ikinci cildini edinmişken, diğer ciltleri de alıp yakın zamanda okudum.

Türk romanının dönüşümlerini ve tarihi serüvenini anlatan Moran’ın eleştirileri ve değerlendirmelerini okurken hayli keyif aldım.


Mehmet Berk Yaltırık son zamanlarda okuduğu kitapları bizlerle paylaştı. Kendisine değerli önerileri için teşekkür ediyoruz.

Peki siz bu okuma listesinden hangi eserleri okudunuz? Dikkatinizi çekenler oldu mu? Yorumlarınızı Kayıp Rıhtım Forum’da bizlerle paylaşmayı unutmayın.


* Gotik Edebiyatı Sizlere Sevdirecek 10 Kitap Önerisi

* Gotik Edebiyat Sevenlerin Mutlaka İzlemesi Gereken 10 Film

* Mimariye İlgi Duyan Herkesin Mutlaka Okuması Gereken 7 Kitap

* The Matrix Hayranlarının Mutlaka İzlemesi Gereken 10 Bilimkurgu Filmi

Konuk Yazar

Siz de Kayıp Rıhtım'da konuk yazar olabilirsiniz!

İletişim: info@kayiprihtim.com

Yorum Yap

Exit mobile version