George R.R. Martin açıklamalarıyla tadımızı kaçırmaya devam ediyor. HBO tarafından Game of Thrones adıyla televizyona uyarlanan Buz ve Ateşin Şarkısı serisinin yazarı Martin’in serinin beşinci kitabını yayınlamasının üzerinden 8 yıl geçti. Martin’in EW’e yaptığı açıklamalarda, yazar artık rahatlamış gözüküyor.
Serinin beşinci kitabı Ejderhaların Dansı (A Dance with Dragons) 2011 yılında yayınlandı. Evet bu tarih, Game of Thrones dizisinin ekranlara gelmeye başladığı yıla denk geliyor. O vakitten beri de yan kitapları saymazsak serinin kendisine dair bir şeyler göremedik.
Yazar, geçtiğimiz aylarda eğer 6. kitabı Temmuz 2020′ye kadar bitiremezse kendisini hapse bile atabileceğimizi söylemişti. Şimdiyse yaptığı açıklamalarda durumunun epey rahat olduğu görülüyor.
“Yıllardır çok büyük bir baskı altındaydım,” diyor Entertainment Weekly’ye ve şöyle devam ediyor:
“En çok baskı hissettiğim zamanlar dizinin önüne geçmeye çalıştığım vakitlerdi. Dizinin nisan ayında yayınlanacağı bir nokta vardı ve editörlerim, kitabı aralık ayına kadar bitirebilirsem baskı için acele edebileceklerini söylüyorlardı. O sonbahar üzerimde hayatımdaki en büyük baskıyı hissettim. Nihayetinde söylenen tarihte kitabı bitiremeyeceğim belli oldu. Kitabı sadece bitirmek istemiyordum. Bunu aynı zamanda yapabileceğimin en iyi şekilde yapmak istiyordum. O tarihten beri üzerimde bir baskı var, ama o dönemki kadar ağır değil. Artık yarış yok. Dizi tamamlandı. Ben kitabımı yazıyorum. Bitirdiğimde, bitmiş olacak.”
George R.R. Martin’in özellikle son cümlesi, geçtiğimiz aylardaki keskin sözleri ile pek de uyuşmuyor gibi. Üstelik, sırada henüz hiç yazılmamış bir 7. kitap bizleri bekliyor. Final kitabını kim bilir ne zaman göreceğiz?
Martin, baskılar dışında bir de internetteki teorilerin hikâyesinin gidişatını etkileyip etkilemediğine dair açıklamalarda bulundu.
“İnternet, her şeyi daha önce olmadığı kadar etkiliyor. Örneğin Jon Snow’un gerçek ailesi. İlk kitaplarda bile Jon Snow’un gerçek ailesinin kim olduğuna dair ipuçları vardı. Ancak bu bilgiyi 100 okuyucudan yalnızca 1 tanesi yakalayabiliyordu. İnternetten önce bu gayet iyi bir orandı. Geri kalan 99 okur, Jon’un gerçek ailesini öğrendiğinde bunun harika bir şaşırtma olduğunu düşünüyordu. Ancak şimdi, internet çağında bir kişi bu olayı çözüyor ve geri kalanlarla paylaşıyor. Sizin şaşırtmacanız da bir anda boşa çıkmış oluyor. Ve daha sonra, gelecek kitaplarda bunu değiştirmek size çok cazip geliyor. ‘Her şeyi batırdım, farklı şeyler yapmak zorundayım’ diyorsunuz. Ama bu yanlış. Çünkü siz bütün planlarınızı yaptınız. Birileri olayı çözdü ya da olayları beğenmedi diye, bütün yapıyı çöpe atamazsınız. Sonuç olarak hayır, hayran sitelerini okumuyorum. En başta tasarladığım kitabımı yazmaya devam ediyorum. Kitap çıktığında onu isteyen sever, isteyen sevmez.”
İşte Martin’den son haberler böyleydi. Siz ne diyorsunuz? Yorumlarınızı Kayıp Rıhtım Forum‘da bizlerle paylaşmayı unutmayın!
Söyletme kötüyü Martin
İkinci paragrafta söyledikleri çok doğru yalnız. Birileri sizin aklınızdakini keşfetti diye kurgunuzu tamamen değiştirmeye kalkınca işler çok fena batıyor. Lost dizisi bunun en güzel örneği mesela…
Çok açıklayıcı olmuÅ cidden…
Lost herhalde forumlarda teorileri paylaşılan ilk diziydi. Adamlar farklı yapalım derken çok kötü oldu. Taht Oyunları son sezon başarısızlığını egale etti gerçi.
Şu kitabi bitir Allah’ın cezası şişko
Bu arada neyin yarışı bitti, Allah gecinden versin azraille yarışıyorsun artık.