James Cameron, Titanic filminin final sahnesindeki meşhur suda yüzen kapı sahnesine açıklık getirdi. Ünlü yönetmen, Jack ve Rose’un aynı anda kurtulmalarının bilimsel olarak mümkün olmadığını ifade etti.
Şu sıralar Avatar serisinin yıllar sonra gelen devam filmi The Way of Water ile gündemde olan James Cameron, 1997 tarihli gişe canavarı yapımı Titanic’e dair bazı merak edilenleri de yanıtladı.
11 dalda Oscar kazanan, uzun seneler boyunca en çok gişe yapan filmler listesinde birinci sırada yer alan Titanic; bugün hâlâ bazı tartışmalarla anılıyor. Bunlardan en popüleri de, final sahnesinde Jack’in de Rose ile birlikte kapının üzerine çıkarak ölümden kurtulabileceği hakkında.
İnternet ortamında pek çok tartışmada, Jack’in kapının üzerine kolaylıkla sığabileceğine dair birçok paylaşım bulunuyor. Görünen o ki 68 yaşındaki Cameron, bu tartışmaları noktalamaya oldukça kararlı.
James Cameron, Titanic Finalindeki Tartışmayı ’Belgelerle’ Noktaladı
Titanic filminin sonunda Leonardo DiCaprio’nun canlandırdığı Jack Dawson karakteri, Kate Winslet’ın oynadığı Rose Dewitt Bukater ile vedalaşarak kendini okyanusun kollarına bırakıyordu. Cameron bu sahnenin hem dramatik olarak hem de bilimsel olarak “olması gerektiği şekilde” gerçekleştiğini öne sürüyor.
Avatar: The Way of Water’ın tanıtım çalışmaları kapsamında The Toronto Sun’a açıklamalarda bulunan Cameron, suda yüzen kapıda aynı anda iki kişinin hayatta kalamayacağını kanıtlayan “bilimsel bir çalışma” gerçekleştirdiklerini ifade etti.
Cameron, konu hakkında filmde de görev alan hipotermi uzmanıyla ayrıntılı bir adli tıp analizi yaptıklarını kaydederken konunun detaylarını şubat ayında çıkacak bir mini belgeselde izleyicilerle de paylaşacaklarını duyurdu.
“Sadece Biri Hayatta Kalabilirdi”
Cameron sözlerine şöyle devam etti:
“Kate ve Leo’nun vücut kütleleriyle aynı olan iki dublörü aldık ve vücutlarının her yerine sensörler yerleştirip onları buzlu suya koyduk. Çalışmada, onların çeşitli koşullarda hayatta kalıp kalamayacaklarını test ettik. Neticede ortaya çıkan sonuç şu oldu: İkisinin de aynı anda hayatta kalması mümkün değildi. sadece birisi yaşayabilirdi.”
Cameron daha sonra bilimsel açıyı bir kenara bırakarak senaryo gerekleri üzerine de fikrini savunmayı sürdürdü:
“Jack’in ölmesi gerekiyordu. Tıpkı Rome ve Juliet gibi. Bu aşk, fedakârlık ve ölümlülük hakkında bir film. Aşk, fedakarlıkla ölçülür. Belki 25 yıl sonra, artık bu soruyla uğraşmak zorunda kalmam.”
Titanic filminin 4K formatta restore edilmiş versiyonu, yapımın 25. yıldönümü olan 10 Şubat 2023’te yeniden gösterime girecek.
Siz James Cameron’ın açıklamasını yeterli buldunuz mu? Yorumlarınızı Kayıp Rıhtım Forum’da paylaşabilir, gelişmeleri Google Haberler üzerinden daha yakından takip edebilirsiniz.
Kaynak: Variety
Forum üzerinden yorum yapıp sohbete katılmak için tıkla!