Deadpool 2’ye Kısa Bir Ön Bakış: İlk Filmin Yükselttiği Çıtayı Yakalıyor mu?

Deadpool öyle bir karakter ki, sadece çizgi roman dünyasında değil sinema dünyasında da bazı dengeleri kendince değiştirmiş ve bununla da yetinmeyip ilk filminde +18 ibaresi olmasına rağmen beklenenlerin üzerinde bir gişe başarısı yakalamıştı. Tabii bu başarıda Ryan Reynolds’un rolü çok büyük. Ve şimdi, o çok sevdiğimiz çılgın karakter ikinci filmiyle karşımızda.

Öncelikle, bunun spoiler’sız bir ilk bakış olacağını söyleyelim. Yani rahatlıkla okuyabilirsiniz. Genel olarak film gidişatından, ilk film ile arasındaki farklardan ve elbette olmuş mu olmamış mı bundan bahsedeceğiz.

Filmi tek cümleyle özetlemek gerekirse, gelecekten gelen Cable adlı karakterin öldürmek istediği bir mutant çocuğu korumaya çalışan Deadpool ve ekibinin maceralarını izliyoruz, diyebiliriz. Tabii bu süreçte birçok farklı şey de yaşanmakla birlikte, Deadpool her zamanki Deadpool’luğunu yapıyor.

İlk film bittikten sonra gelen başarıyla ikinci filme ayrılan bütçe de artmıştı. Haliyle hem aksiyon sahneleri hem de karakterler anlamında daha fazlasını bekler olmuştuk. Bunu gördük mü peki? Hem evet hem hayır diyebiliriz. Evet, çünkü çok seveceğiniz Domino, Cable gibi karakterler filme dahil olmuştu. Hayır, çünkü beklenti yaratan bazı şeyler ilk filmiyle neredeyse aynıydı.

İlginç olan ve beklentiyi karşılayamayan bir başka konu da, film süresi aşağı yukarı birincisiyle aynı olmasına rağmen fazla uzatılmış hissiyatı vermesiydi. Bundaki asıl sebebin bazı kısımların ve esprilerin gereksiz uzun tutulmuş olmasına bağlıyorum.

Deadpool’un en sevdiğimiz yanlarından biri de farklı karakter ve evrenlere yaptığı göndermeler. Bu filmde de bolca gönderme ve espri izleyiciyi bekliyor. Hatta eksiği yok fazlası var, emin olabilirsiniz.

Gelelim X-Force takımına. Açıkçası bu ekipten bir şeyler beklerken, öne çıkan tek karakter Domino oluyor. Karakteri gibi şanslı olmasına mı bağlamalı acaba? Karaktere çabucak ısınıp bundan sonraki maceralarda Deadpool’un yanında tıpkı Colossus ve Negasonic Teenage Warhead gibi yer alacağına eminiz. Filmin bana göre diğer bir yıldızı da ilk filmden hatırlayacağımız taksi şoförü Dopinder. Ezik ama eğlenceli bir karakter olarak görevini başarıyla yerine getiriyor.

Cable’a da ayrı bir yer ayırmak gerekiyor. Avengers: Infinity War’da Thanos karakterini canlandıran Josh Brolin’i burada Cable rolünde görüyoruz. Yine oyunculuğunu konuşturmuş ve ortaya çok güzel bir iş çıkartmış. Üstelik bu sefer Thanos’ta olduğu gibi değil, direkt kendisi olarak. Tamam, bir kısmı yine CGI olsa da en azından yüz kendi yüzüydü. Ayrıca karakterle alakalı şu an ne yazsam spoiler olacağı için çok fazla bir şey söyleyemiyorum ama sebebi olan bir kötü karakter olduğunu ve kendisini sevip hak vereceğinizi düşünüyorum.

Deadpool’u izlemek her zaman keyif verici, fakat filmi seyir halindeyken bile bazı kısımlarda daha iyisi olabilirmiş hissiyatı uyandırıyor.

Filmin sanırım en eğlenceli kısmı tam her şey bitti derken jenerikle birlikte gelen ek sahnelerde saklıydı. Sakın erken çıkmaya kalkışmayın, zira o sahneler size son bir kahkaha attıracak.

Genel anlamda ilkine oranla benzer tempoda giden, üstüne çok bir şey koydu mu koymadı mı tam emin olamadığım bir devam filmi söz konusu. Filmi Türkiye galasında orijinal dilinde, alt yazılı olarak izledik. Normalde en iyi yol bu ama Harun Can’ın sesiyle dublajlı olarak izlemek de ayrıca keyif verici olacaktır diye düşünüyorum. Hatırlayacağınız üzere, ilk filmin Türkçe seslendirmesi de oldukça tatmin ediciydi.

Ryan Reynolds’ın üçüncü bir solo film olmayacağı yönündeki açıklamaları hepimizi üzmüştü. Deadpool’un bu kadar az filmle kalıp daha fazlasını bizden esirgemeleri kesinlikle büyük bir israf olur. Umarım gelecek olan gişe başarısı yenilerinin ve çok daha iyilerinin çekilmesine sebebiyet verir. İyi seyirler!