in ,

İthaki Yayınları’nda Tazminat Hakkı Olmayanların İşten Çıkartıldığı, Eski Çalışanların ise İstifaya Zorlandığı Öne Sürüldü

İthaki Yayınları’nda ‘küçülme’ kararı gerekçe gösterilerek yayınevi çalışanları ile yollar ayrılmaya başlandığı iddia edildi.

İthaki Yayınları İddia
- Reklam -
- Reklam -

İthaki Yayınları’nda yayın yönetmeni Alican Saygı Ortanca’nın istifa ettiği, eski çalışanların istifaya zorlandığı, tazminat hakkı olmayan emekçilerin ise işten çıkartıldığı öne sürüldü.

Yayın dünyası birçok açıdan sıkıntılı günler geçirirken İthaki Yayınları tartışmalı bir haberle gündeme geldi.

Umut-Sen’e konuşan bir İthaki Yayınları çalışanı ortaya koyduğu iddialarda küçülme gerekçesiyle işten atılan ve istifaya zorlanan yayınevi emekçilerinin sözcüsü oldu.

- Reklam -

Aktarılanlara göre aralarında yayın yönetmeni Alican Saygı Ortanca’nın da bulunduğu 5 kişi istifa etti. Geçen süreçte daha fazla emekçi işten çıkartıldı ya da istifaya zorlandı.

GÜNCELLEME

İthaki Yayınları 29 Ağustos 2023’te iddiaların gerçek dışı olduğunu belirten bir açıklama yayınladı. Habere buradan ulaşabilirsiniz.

İthaki Yayınları - Penguen Kitabevi

İthaki Yayınları Çalışanları İstifaya Zorlanıyor

Umut-Sen’e yapılan açıklamaya göre Alican Saygı Ortanca, son asgari ücret zammı sonrasında yayınevi çalışanları için ekonomik koşulların yol açtığı mağduriyetleri dengeleyecek bir zam talebinde bulundu ancak yayınevi patronu Ünal Koçak ile ortak zeminde buluşulamadı.

Yayınevi çalışanları bu süreçte evden çalıştıklarını ancak 8 Ağustos’ta şirketin insan kaynakları bölümünden aldıkları e-postada evden çalışma kararının yayın yönetmenin kendi başına aldığı bir karar olduğunun belirtildiğini ve 17 Ağustos’ta herkesin ofise çağırıldığını kaydetti.

“Uzaktan çalışma kararı, tabii ki de genel müdürün ve dolayısıyla patronun bilgisi dahilinde alınmış bir karardı. İnsan Kaynakları’ndan böyle ani ve tehdit edici bir mail alınca, hepimizi afallayıp korktuk. Bunun ardından, yayın yönetmenimiz istifa ederek hepimize bir veda mesajı gönderdi. Tabii burada istifa etti değil de ettirildi desek daha doğru olur, çünkü topluca gönderilen o mail ve mailde doğruca yayın yönetmenimize yöneltilen suçlayıcı tavır, yenilir yutulur cinsten değildi. Asıl sorun bizim haklarımızken, neredeyse kafasına göre ofise gitmeyen insanlar gibi lanse edilmiştik.”

Yayınevinin Kadıköy’deki Binası Boşaltılıyor

Uzaktan çalışma kararının ardından bazı çalışanların İstanbul’un dışına taşındığını ve gönderilen e-posta sonrası 2 kişinin istifa etmek zorunda kaldığını öne süren çalışanlar, 17 Ağustos’ta ofiste çalışmaya başlamalarının ardından 22 Ağustos’ta insan kaynaklarından ikinci bir e-posta geldiğini anlattı:

“Kadıköy’deki İthaki Yayınevi binasının boşaltılacağı, 18 Eylül’den itibaren tüm yayınevi çalışanlarının İçerenköy Penguen Kitabevi’nin bulunduğu ana merkezde çalışmaya başlayacağı söyleniyor ve taşınma hazırlıklarını tamamlamamız ‘önemle’ rica ediliyordu. Çalıştığımız, benimsediğimiz, düzenine ayak uydurduğumuz bir ofisten, 10-12 kilometre uzaktaki başka bir yere taşınacağımız kararına ne hikmetse şimdi varmışlardı. Daha önce buna dair en ufak bir konuşma, bilgilendirme olmamıştı. Mailin dilindeki ton da hesaba katıldığında, bunun yeni ‘sopa’ olduğunu tabii ki anlamıştık.

“23 Ağustos’ta iki arkadaşımızı aradılar ve İçerenköy’e çağırdılar. Gelirken dizüstü bilgisayarlarını da yanlarında getirmelerini söylediler. 24 Ağustos’ta İçerenköy’e giden bu arkadaşlarımız ‘küçülme operasyonuna gidildiği’ söylenerek kovuldu ve henüz 2-3 ay önce kadroya geçtikleri için kıdem tazminatı da alamadılar.

- Reklam -

“25 Ağustos Cuma günü, yine kıdem tazminatına henüz hak kazanamamış üç arkadaşımız, aynı gerekçelerle pazartesi günü İçerenköy’e çağırıldı ve böylece onların da kovulacağı kesinleşti.”

“Karşımıza Yetkili Birisi Çıkmıyor”

Tazminat hakkı bulunan çalışanlara ilişkin ise şunlar kaydedildi:

“Bu belirsizlik içinde yayınevinde çalışmak imkansız. Hepimiz hem işten çıkarılan arkadaşlarımıza üzülüyoruz, hem de sinir bozukluğu içinde başımıza geleceği bekliyoruz. Bütün bu süreç maille yürütülüyor ve karşımıza yetkili biri çıkıp da tek sözcük söylemiyor. Herkesin genel ruh hali çok kötü, kimse bugününden ya da yarınından emin değil. Belirsizlik ve muhatapsızlığın bu kadar yıpratıcı bir şey olabileceğini asla tahmin etmezdim.

“İthaki Yayın Grubu’nun değil küçülmek, hem yayın faaliyeti hem de kitabevi (Penguen) anlamında ne kadar büyüdüğü de herkesin malumu. Bizleri nelerin beklediğini gerçekten bilemiyoruz. Yavaş yavaş hepimizi mi işten çıkaracaklar, çıkaramadıklarını İçerenköy’deki iş yerinde çalıştırmaya başladıktan sonra daha ağır bir mobbinge mi maruz bırakacaklar, bilmiyoruz” diye konuştu.”

Okurlar, Yazarlar, Editörler ve Çevirmenler Tepki Gösteriyor

Yaşananların sosyal medyada duyulmasıyla birlikte birçok okur forumlarda ve çeşitli sosyal kanallarda yayınevine tepki gösteren açıklamalarda bulundu. Bazı yazar, çizer ve çevirmenler de çalışmalarını yayınevinden geri çekeceklerini açıkladı.

Çizgi roman sanatçısı Selçuk Ören Domino adlı eserini yayınevinden çektiğini açıklarken kitapları İthaki’den yayımlanan karikatürist Cihan Kılıç ise yayınevi çalışanlarını desteklediğini şu çizim eşliğinde duyurdu:

Cihan Kılıç - İthaki Yayınları - Destek

Çevirmen Anıl Alacaoğlu elindeki üç çeviriyi geri çekeceğini aktarırken Burcu Ünlü, Sonat Yurtçu, Kağan Şeker, Kaan Koç ve Oğulcan Kütük dosyalarını çeken, sözleşme feshi isteyen ya da yeni çalışmalarını İthaki’ye göndermeyeceğini ileten yazar ve şairlerden yalnızca bazıları. Yayınevi yazarlarından Mehmet Berk Yaltırık, Haydar Ergülen, M. Özgür Mutlu ve Ercan Yılmaz ise sosyal medya üzerinden yayınevine çözüm çağrısında bulundu.

Kayıp Rıhtım ekibi olarak bizler de yayınevi emekçilerinin yanındayız.

 

Konu hakkındaki görüşlerinizi Kayıp Rıhtım Forum’da paylaşabilir, daha fazlası için bizleri Google News’ten takip edebilirsiniz.

Eda Aydın

1992 yılında Bursa'da doğdum. Radyo, Sinema ve Televizyon Bölümü mezunuyum. Filmler, kitaplar hakkında inceleme ve görüş yazıları yazıyorum. Tanpınar'ı seviyorum.

2 Yorum BULUNUYOR


  1. Avatar for murgul murgul dedi ki:

    Geçmişin derebeyleri bugünün patronları, zihniyet birebir aynı. Sanat veya yayımcılık ile ilgileniyor diye farklı olacağını düşünürsünüz ama farklı olmaz. Aynı dar kafayı film,dizi yapımcılarında da görebilirsiniz, müze işletmenlerinde, müzik yapımcılarında, hatta akademide de.

    Çalışanlar olmasa patronlar bir hiçtir ama sermayeyi ellerinde tutmanın verdiği güçle kendilerini firavun çalışanları da köle olarak görürler.

    Maalesef lokal bir iş yapıp bu hanzolardan kurtulmanın bir yolu yok, ben bir umut göremiyorum açıkçası.

    Firma kurup büyütmenin birinci kuralı görgüsüz, hanzo olmak sanırım. Ortalık bu tiplerden geçilmiyor.

    Emekçi arkadaşlara geçmiş olsun, umarım çalışanlarını insan olarak gören firmalarda çalışma şansı bulabilirler.

  2. Avatar for _HEX _HEX dedi ki:

    2021 yılında Penguen Kitabevi’nde yaşadıklarımızın aynısı. Mobbing, işten soğutma, hakaret daha neler neler. O zaman neler yaşadığımızı anlattığımızda kimse ihtimal vermemişti ama bunlar yaşandı ve yaşanmaya da devam ediyor. Bugün hala daha mağazalarında personellerine her türlü psikolojik baskıyı uygulamaya devam ediyorlar. Biz şirketi mahkemeye vererek hakkımızı aradık, aramaya da devam ediyoruz. Yaptıkları psikolojik şiddetin devam gelecek. Bugün insanlar sussa da bu yayınevi ve mağazada çalışmaya devam eden hemen herkes aynı şeyleri yaşayacak. Münferit bir olaydan değil, resmen şirket politikası haline getirilmiş çirkin bir tutumdan bahsediyorum. (Yazdıklarımın hepsini kanıtlayabilirim. Gönderilmiş tebligatlar, mahkeme kararları mevcut.)

Henüz yorum yok. Forum'a gelip sohbete katıl.

2023 Yaşar Nabi Nayır Gençlik Ödülleri Kazananları

2023 Yaşar Nabi Nayır Gençlik Ödülleri’nde Kazananlar Açıklandı

Gueules Noires Fragmanı - The Deep Dark

Lovecraft Esintili Fransız Korku Filmi “Gueules Noires” için Yeni Fragman Yayınlandı