Burak İpek
Leonardo da Vinci’nin kayıp portresinin sergileneceğini duyurmuştuk. Şimdiyse karşımızda daha büyük ve görkemli bir koleksiyon var: Codex Atlanticus!
“Rönesans insanı” sıfatına Leonardo da Vinci‘den daha fazla uyan birisi yoktur. Bu deyim günümüzde klişeleşmiş bile olsa ustanın yaşadığı dönem koşulları ele alındığında önemli bir hâle geliyor.
15. yüzyılda sanat ve bilim birbirinden çok da ayrı değildi. Kişinin iki dala da yatkın olması günümüzde de sıkça görüldüğü gibi ekstrem bir durum değil. Ancak da Vinci‘nin çalışmalarını detaylı bir şekilde incelediğimizde kendisinin farkını açıkça görebiliyoruz.
Leonardo da Vinci’nin sanat ve bilimi birbirinden ayırmaması, birlikte kullanması kendini diğer sanatçılardan arklı bir yere konumlandırmasında büyük bir etken. Örneğin ressamlığındaki başarısını Rönesans sanatına hakim olmasının yanında matematiksel bir kesinlik ve gözlem yeteneği sayesinde kazandı.
Sanatsal projelerine bir mühendis gözüyle bakıyordu. Onlar aslında birer deneydi. Bazı deneyler başarısız oldu, bazıları yarıda bırakıldı. Ancak notlarından anladığımız kadarıyla sanatsal ya da mekanik olsun, her biri detaylı bir incelemenin, hesaplamanın ve planlamanın ürünleriydi.
Dijitalleşmenin getirileri sayesinde günümüzde büyük ustanın bazı notlarına dünyanın her yerinden erişebilmemiz artık mümkün.
İlk olarak British Library tarafından Codex Arundel bizlere sunulmuştu. Daha sonra National Art Library Codex Forster‘ın dijitalleştirildiğini duyurmuştu.
The Visual Agency ise bizlere sanatçının en büyük ve en kapsamlı koleksiyonlardan birini, Codex Atlanticus‘u sunuyor. İster akademik bir araştırmacı, ister sadece meraklı bir insan olun, bu notların arasında kaybolacaksınız!
Koleksiyon teknik tasarımların yanı sıra anatomi çalışmalarını, sanatsal eskizleri ve de Leonardo da Vinci tarafından yazılan, Florentine edebiyatından esinlenen masalları da içeriyor. Aynı zamanda Leonardo’nın Milan Dükü’ne yolladığı ünlü CV’si de bu Codex’in içerisinde. Dokuz maddede kendinin neden askeri mühendis olarak alınması gerektiğini açıklıyor.
Vinci’nin dördüncü maddesi şöyle:
“Taşınması kolay ve pratik bombalama yöntemlerine sahibim; düşmanı korkutmak ve yüksek miktarda hasar ve kafa karışıklığı vermek adına taş ve benzeri şeyleri bir duman yığını halinde yollayabiliyorlar.”
Codex Atlanticus koleksiyonuna buradan ulaşmanız mümkün.
Kaynak: Open Culture
Hay aksi! İtalyancaymış
İngilizce seçeneği de var. ^^
Göremedim??
Mobildeyken biraz aşağı inince Menu seçeneği çıkıyor. Ona bastığınızda en altta IT - EN kısmı var. Masaüstünde ise sanırım en altta, sağ tarafta yine EN var.
Da Vinci’nin bir çok çizimine bakınca antik mısırda ve daha öncesi medeniyetlerde bu aletlerin kullanıldığını düşünüyorum. Asansör fikri da Vinci’den çıkmadı mesela, helikopter de öyle. Ama, tüm bunlar onun bir deha olduğu gerçeğini değiştirmez.