in ,

Arthur C. Clarke: Kurgularıyla Geleceği Tahmin Eden Yazar

Bilimkurgu bazen biraz da geleceği tahmin etmektir. Arthur C. Clarke hayalleriyle bilimi birleştirme konusunda en usta isimlerdendi. Onun geleceği tahmin etmek için sihirli bir küreye hiç ihtiyacı olmadı.

Arthur C Clarke
- Reklam -
- Reklam -

Bir bilim insanı olarak Arthur C. Clarke’ın gelecekle ilgili öngörülerinin pek çoğu gerçekleşti. Ancak çılgıncasına yaratıcı bilimkurgu yazıları onun en büyük mirası.

Arthur C. Clarke hiçbir zaman tevazu sahibi olmadı, kendi ışığının farkındaydı. Ofisine “ego odası” olarak atıfta bulunurdu ve “Clarkives” adını verdiği arşivlerini saklamak için bir İngiliz malikanesi satın almıştı. Ve yine de, geleceği hayal etmeye gelince, herhangi bir tahmin için övgü almayı reddetti. İnternet, 3D yazıcılar, e-posta: İcat edilmelerinden çok önce hepsini tarif etmiş olabilir, ancak bunlar sadece tahmin değildi. Onlar kendi deyimiyle “bilinene dayalı tahminler”di.

Terminoloji bir yana Clarke, H.G. Wells ve Jules Verne’den sonra aklını geleceğe fırlatıp kaçınılmaz vahşi yolculuk için kendisiyle birlikte geniş bir küresel okuyucu kitlesi edinen önemli yazarlardan biriydi. Bir bilimkurgu yazarı olarak, dünyadaki herhangi biri ile iletişim kurmayı ve aynı zamanda küresel konumlandırma özelliğine sahip, kaybolmayı geçmişte bırakacak olan “kişisel alıcı-verici” fikrini ortaya çıkardı. Oldukça tanıdık geliyor değil mi? Bu makale 1959’da yazılmıştı ve temel olarak tanımladığı şey günümüzün akıllı cep telefonları idi. Bundan sadece beş yıl sonra kendisi BBC TV’nin Horizon programına yaptığı röportajda telekomünikasyon ve hatta tele-tıptan bahsediyordu. Bunlar dışında çevrimiçi bankacılıktan yeniden kullanılabilir uzay araçlarına hatta 2000 yılı problemine (1 Ocak 2000 yılından sonra eski bilgisayar ve yazılımlarında görülen ve tarih ve zamanla ilgili işlemlerde hatalı sonuçlara yol açan bir yazılım hatası.) kadar tahminlerde bulundu.

- Reklam -

2001 a space odyssey film
“Yaşamının sonuna doğru, 2001’i en önemli başarılarından biri olarak gösterdi.”
Arthur C. Clarke denince akla gelen eser 2001: Bir Uzay Yolculuğu adlı kurgusal kitabın fikri, 1948’de BBC yarışması için yazılmış kısa bir hikâye olan Sentinel’den geldi. Hikâye yarışmayı kazanamadı, ancak 1964’te Stanley Kubrick ile eş zamanlı olarak bir roman ve beyaz perde uyarlaması geliştirmeye karar verdiler. The Sentinel ayrıca tablet bilgisayarlar, dudak okuyabilen bilgisayar yazılımları, uzay istasyonları, uzay turizmi, geçici ölüm tahminlerinde bulundu.

Arthur C. Clarke ve Benzersiz Kurguları

Arthur C. Clarke’ın gelecekten haber veren kurguları diğer kitaplar yanında benzersizdi. Örneğin, 1947’de çıkan ilk romanı Preludeto Space, aya inen ilk roketin yılını öngördü: 1959. Romanlarının ve kısa öykülerinde sürekli olarak bizim sürücüsüz dediğimiz, otomatik kontrol edilen arabalardan bahsetti.

Birleşik Krallık’ın güneyinde bir Somerset çiftçisinin oğlu olarak 1917’de dünyaya geldiğinde sonar, kare bulmaca ve sutyenler dünya için yeniydi. Çocukluğu, bilimkurgu dergileri, kartondan yaptığı teleskopla yıldız gözlemlemekle, babasının kendisine verdiği dinozor çizimli bir sigara kartından dolayı büyülendiği fosillerle ve yerel postanede çalışan annesinin öğrettiği mors alfabesiyle uğraşmasıyla geçmişti.
“Geleceği tahmin etmeye çalışmak cesaret kırıcı ve tehlikeli bir iştir.”
arthur c clarke ve ailesi

Babasını henüz sadece 13 yaşındayken kaybetti. Birkaç yıl sonra okulu bıraktığında, onu üniversiteye göndermek için kullanılabilecek para da babasıyla gitmişti. Üniversite yerine, 1936’da memur olarak çalışacağı Londra’ya gitti. O sıralar, gerçekçi görünmekten çok önce uzay yolculuğu fikrinden etkilenen bir grup olan İngiliz Gezegenlerarası Topluluğu’nun üyesi olmuştu. Gazeteler ve fanzinler için kısa öyküler yazdı.

İkinci Dünya Savaşı geldi. Kraliyet Hava Kuvvetleri için gönüllü oldu ve radarlar hakkında epey bilgi edindi. 1945’te Clarke’ın Dünya’dan 37.000 kilometre uzakta, bir uydunun sabit kalarak radyo ve televizyon sinyallerini iletmesini sağlayacak bir yörünge bulma olasılığı Wireless World’de bir makaleye konu oldu. Günümüzde uydular, Clarke yörüngesi de denilen Jeostatik yörüngede dönüyor.

Savaştan sonra matematik ve fizik ile ilgilendi. 1950’lerde hem kurgu ve kurgu dışı yayınlar yaptı ve ödüller kazandı.

- Reklam -

“Gelecek şahane!”

Gelecekle ilgili ileri görüşlülüğü hiç eskimedi. Nitekim tahminlerinden bazıları hâlâ imkânsız görünüyor. Örneğin, 1979 tarihli romanı Cennetin Çeşmeleri’ndeki roketlere olan ihtiyacı ortadan kaldırarak gezegenden uzaya bir taşıma sistemi olan “uzay asansörü”. Mars ya da Venüs’teki insan yerleşkelerinden de oldukça gerideyiz. (Bizden ikisine de 1980’de ayak basılması bekleniyordu) Ve hâlâ 1970’de halletmiş olmamız gereken balinaların dillerini çözemedik.

arthur c clarke ve tahminleri

Masaya bağlı bir yazar olmak ve daha sonra postpolio sendromu tarafından tekerlekli sandalyeye mahkûm olmak ulaşıma özel bir ilgi duymasını sağladı. Star Trek’ten yıllar önce ışınlanma ve hava yastığı üzerinde devasa yükler taşıyabilecek makinelerin hayallerini kurdu.

Genel olarak kehanetlerinin pek çoğu abartılı görünse de, hayranlık uyandırıcı bir şekilde, Clarke’ın “bilinene dayalı tahminleri” harika detaylara sahip. Örneğin güneş sistemimizin ötesinde yıldızlararası seyahat öngörmekle yetinmeyip uçuşun masraflarını, nasıl beslenileceğini ve uçuş sırasında insanların nasıl eğleneceğine de kafa yordu.
“Geleceğin getirecekleri, geçmişin fantazilerine aşina olmayanlar tarafından hayal edilemez.”
Kim bilir, hepimiz Clarke’ın hayal gücüne sahip olsaydık hayal ettiği gelecek daha yakın olabilirdi.

Arthur C. Clarke‘ın eserleri dilimize şu sıralar İthaki Yayınları etiketiyle kazandırılıyor. Clarke’ın geleceği tahmin etme başarısı hakkında sizin yorumlarınız neler? Görüşlerinizi Kayıp Rıhtım Forum’da bizlerle paylaşmayı unutmayın!


* Trump Öngörüsüyle Zamanda Yolculuğu Sorgulatan Yazar: Ingersoll Lockwood

* Stanislaw Lem’in Geleceğe Dair Şimdiden Gerçekleşmiş 10 Öngörüsü

* “İnternet Çılgınlığı” 1946 Tarihli Bir Hikâyede Öngörülmüş!

Kaynak: BBC

Ozan Ercan

2002 yılında İstanbul'da doğdum. Büyükçekmece Recep Güngör Anadolu Lisesi'nin dil bölümünden mezun oldum. Marmara Üniversitesi’nde Fransızca Öğretmenliği okuyor, günlerimi büyük oranda müzik dinleyerek ve kitap okuyarak geçiriyorum. Oscar Wilde ve That '70s Show seviyorum.

1 Yorum BULUNUYOR


  1. Avatar for hunter hunter dedi ki:

    BKK serisinde ki 2001 kitabında giriş bölümünde çok tatlı anılarını anlatıyordu. Asimovla fikir alışverişleri, Kubrick’in senaryo çalışmaları, NASA ile olan görüşmeleri… Okuduğum en iyi önsözlerden biriydi.

Bir Yorum Yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kurgu Diyarların İz Bırakan 13 Kötü Karakteri

Kurgu Diyarların İz Bırakan 13 Kötü Karakteri

Marvel 10 soru

Marvel Sinematik Evreni’nin 4. Fazında Cevaplanması Beklenen 10 Soru