Dünyanın En Eski Avlanma Yapılarından Biri: Almanya’da Geyik Avında Kullanılan 11.000 Yıllık Bir Duvar Ortaya Çıkarıldı

Almanya açıklarında ortaya çıkartılan 11.000 yıllık bir duvar, Avrupa’da şimdiye dek bulunan en büyük Taş Devri yapılarından birisi.

Yeni yapılan bir araştırmaya göre Almanya yakınlarındaki Baltık Denizi’nde bulunan sular altında kalmış bir taş duvar, yaklaşık 11.000 yıl önce bölgenin hâlâ kuru bir arazi olduğu dönemlerde ren geyiği avlamak için inşa edilmişti.

Araştırmacılar duvarı bölgenin yerlilerinin inşa ettiğini düşünüyor. Duvarın bugünlere kadar kalmayı başaran kısmı toplam 1.670 taştan oluşuyor ve yapının uzunluğu 975 metreyi buluyor. 1 metre yüksekliğindeki duvarın kalınlığı ise 2 metre genişliğinde. Ekip, Almanya’nın Rerik kasabasının yaklaşık 10 kilometre doğusundaki Mecklenburg Körfezi’nde 21 metre derinlikte bulunan duvarı ilk olarak sonar aracılığıyla tespit etti. Ardından bölgeye keşif dalışları gerçekleştirildi ve nihai sonuca ulaşıldı.

Almanya’daki Taş Devri Duvarı Oldukça İyi Şekilde Korunmuş

Araştırmacılar çalışmada erken Holosen’den (11.700 yıl önce) günümüze kadar olan zaman dilimi içerisinde türünün bilinen en büyük örneği olabileceğini söylüyor. Makalenin yazarları, Ortadoğu’da bulunan eski “çöl uçurtmalarının” da aralarında bulunduğu benzer tarih öncesi duvarları da göz önünde bulundurmak suretiyle bu duvarın avcı-toplayıcılar tarafından vahşi hayvan sürülerini öldürebilecekleri ağıllara sürmek için inşa edildiğini öne sürüyor.

Ayrıca Mecklenburg Körfezi’ndeki duvarın, o zamanlar Avrupa’nın bu bölgesinde yaygın bir tür olan ren geyiğini (Rangifer tarandus) avlamak için kullanıldığı tahmin ediliyor.

Ancak son buzul çağının ardından eriyen buzun etkisiyle değişen deniz seviyesi, yaklaşık 8.500 yıl önce bu bölgeyi modern Baltık bölgesinin geriye kalan kısımlarını ve Britanya ile Avrupa kıtasını birleştiren “Doggerland” bölgesini sular altında bıraktı.

Duvar Neredeyse Tesadüf Eseri Bulundu

Bilim insanları duvarı 2021 yılında öğrencilere deniz jeofiziğine yönelik tekniklerini öğretmek için Mecklenburg Körfezi’ne yapılan bir tekne gezisi sırasında neredeyse tesadüfen tespit etti. Almanya’daki Kiel Üniversitesi’nden deniz jeofiziği uzmanı Jacob Geersen, bu durumu şu sözlerle ifade etti:

“Biraz aniden oldu. Yapıyı aramıyorduk çünkü orada olduğunu bilmiyorduk. Ancak çok ışınlı iskandil verilerimizle deniz tabanındaki varlığını fark ettik.”

Araştırmacılar teknelerdeki ve otonom bir su altı aracındaki sonar ekipmanlarını kullanarak duvarın haritasını çıkardılar. Ardından duvarın uzandığı alan boyunca farklı bölgelere dalış gerçekleştirdiler. Yapının bulunduğu deniz tabanından alınan tortu örnekleri, yapının şu anda sular altında kalan bölgeye ait doğal bir oluşum olmaktan çok, kuru arazi üzerine sonradan inşa edildiğini gösteriyor.

Almanya’dan Rostock Üniversitesi’nde tarih öncesi uzmanı Jacob Geersen ve Marcel Bradtmöller, 12 Şubat Pazartesi günü PNAS dergisinde yayımlanan çalışmanın ortak yazarları olarak kayda geçtiler.

Bradtmöller, duvarın eski bir bataklık veya gölün kıyısına inşa edilmiş gibi göründüğünü ve sürü hayvanlarının o yöne kaçmasını engellediğini açıklamıştı.

Duvarın inşa tarihi kesin olarak bilinmemekle birlikte, bölgede ren geyiklerinin neslinin yaklaşık 9.000 yıl önce, yani alan deniz suları altında kalmadan birkaç yüz yıl önce tükendiği düşünülüyor.

Duvar, Av Eylemi Sırasında Bir Tür Siper Olarak Kullanılıyordu

Araştırmacılar duvarın haritasını çıkarmanın yanı sıra duvarın kökeni ve kullanımı hakkında daha fazla bilgi verebilecek çeşitli eserlere de ulaşmayı umuyorlar. Panik hâlindeki sürüyü korkutmamak için duvarın bazı kısımlarının, hayvanları öldürmekle görevli insanların saklandığı bir tür “siper” olduğu düşünülüyor.

Suyun düşük oksijenli ortamı sayesinde batık yapılar genellikle iyi korunduğu biliniyor. Fakat bu tür yapıların incelenmesi de oldukça zor oluyor. Ancak Geersen, Mecklenburg Körfezi duvarının, fırtınaların ve yüksek dalgaların yaygın olduğu Kuzey Denizi’nin Doggerland bölgesindeki yapıların aksine Baltık kıyısındaki nispeten korunaklı sularda yer aldığını söylüyor.

Ilıman suların yapıyı daha iyi korumasının yanı sıra duvarın incelenmesini de kolaylaştırdığını belirten araştırmacılar, birkaç ay içinde sahaya dönmeyi planlıyorlar.

Taş Devri’nden kalma insan yapımı bu devasa duvar hakkında sizin düşünceleriniz neler? Yorumlarınızı Kayıp Rıhtım Forum’da paylaşabilir, daha fazlası için bizleri Google News’ten takip edebilirsiniz.

Kaynak: Live Science