in ,

Güneş Sistemi Tam Olarak Nerede Sona Eriyor? | Tartışma

Güneş Sistemi’nin sınırları nerede bitiyor? Gökbilimcilerin bu sorunun cevabı konusunda üç farklı teorisi bulunuyor ve her birinin kendi gerekçeleri var.

Güneş Sistemi'nin Sınırları Nerede Bitiyor?
- Reklam -
- Reklam -

Güneş Sistemi’nin dış sınırlarının nerede başladığı uzun süredir astronomlar arasında tartışmalara yol açan bir konu. Üç farklı sınır adayı bulunuyor ve her birinin kendi gerekçeleri var. Peki en çok kabul gören teori hangisi?

Devasa bir alan olan Güneş Sistemi, sekiz gezegen, yaklaşık yarım düzine cüce gezegen, yüzlerce ay ve milyonlarca asteroit ile kuyruklu yıldızdan oluşuyor. Tüm bu cisimler, saatte binlerce mil hızla Güneş’in etrafında dönüyor.

Peki ama Güneş Sistemi’nin sınırları nerede bitiyor? Cevap, kime sorduğunuza ve Güneş Sistemi’ni nasıl tanımladığınıza bağlı. NASA’ya göre üç olası sınır var: Neptün’ün ötesindeki kayalık cisimlerin oluşturduğu Kuiper Kuşağı, güneşin manyetik alanının uç noktası helyosfer ve Dünya’dan neredeyse görünmez uzaklıktaki kuyruklu yıldız havuzu Oort Bulutu .

- Reklam -

New Mexico’daki Los Alamos Ulusal Laboratuvarı’ndan araştırmacı Dan Reisenfeld, bu üç sınırın da “haklı gerekçeleri olduğunu” belirterek, aralarından seçim yapmanın zor olduğunu söylüyor.

Ancak astronomların çoğunluğu bir sınırda hemfikir.

İşte Güneş Sistemi’nin Sınırlarına Dair Üç Farklı Teori

Kuiper Kuşağı

Kuiper Kuşağı

Kuiper Kuşağı’nın büyük bölümü asteroitlerden oluşuyor. Bu bölge Güneş’ten 30 ila 50 astronomik birim (Dünya-Güneş arası mesafe) uzaklıkta yer alıyor. Bazı astronomlar Kuiper Kuşağı’nın gezegenlerin, ayların ve asteroitlerin oluştuğu ön gezegen diskini temsil ettiği için sınır sayılması gerektiğini savunuyor. Dan Reisenfeld şunları söylüyor:

“Sistemi sadece Güneş ve gezegen cisimlerinden ibaret olarak dar anlamda tanımladığımızda, Kuiper Kuşağı’nın uç noktası sınır sayılabilir.”

Ancak bazı astronomlar bu tanımı çok basit buluyor. Caltech’ten Mike Brown’a göre bu pek de doğru değil:

“Cisimler oluşumlarından bu yana çoğunlukla dışa doğru yer değiştirdi.”

Dolayısıyla Kuiper Kuşağı, Güneş Sistemi’nin tüm unsurlarını içermiyor. Hatta varlığını henüz doğrulanamamış Dokuzuncu Gezegen’in de büyük ihtimalle Kuiper Kuşağı’nın ötesinde olduğu düşünülüyor.

Geçen yıl Kuiper Kuşağı’nın ilerisinde on iki yeni cisim keşfedildi. Bu da sistemin daha da ötesinde bir “ikinci Kuiper Kuşağı” olabileceğine işaret etti. Söz konusu belirsizlikler, Kuiper Kuşağı’nın Güneş Sistemi’nin sınırını net şekilde çizmesini zorlaştırıyor.

Helyosfer

Helyosfer - Güneş Sistemi Tam Olarak Nerede Sona Eriyor? | Tartışma

Helyosfer, Güneş’in manyetik etkisinin uç noktasıdır. Burada, Güneş’ten yayılan elektrik yüklü parçacık akımı olan güneş rüzgârı, Samanyolu’ndaki yıldızlar ve diğer kozmik cisimlerden gelen radyasyon akımına karşı koyamayacak kadar zayıflar.

“Helyosferin içindeki plazma güneş kökenli, dışındaki ise yıldızlararası kökenli olduğu için bazıları helyosferi Güneş Sistemi’nin sınırı olarak kabul ediyor,” diyen Reisenfeld, bu nedenle helyosferin ötesine “yıldızlararası uzay” denildiğini belirtiyor.

İki uzay aracı helyosferin ötesine geçmiş durumda: Voyager 1 2012’de, Voyager 2 ise 2018’de bu sınırı aştı. Voyager’lar sınırı geçerken kendilerine çarpan manyetik alan ve radyasyon türlerinde hızlı değişimler tespit etti. Bu da bir sınırın aşıldığını gösteriyor.

Ancak adı ne olursa olsun heliosferin şekli tam anlamıyla bir küre değil. Aksine yıldızlararası plazma akımının çoğunun bir yönden gelmesi nedeniyle uzun bir kuyruk oluşturan dikdörtgen bir şekle sahip. Şok dalgası nedeniyle oluşan bu kuyruğun uzunluğu en az 350 astronomik birim. Dolayısıyla helyosferin sınır olarak kullanılması, pek de simetrik olmayan bir Güneş Sistemi ortaya çıkarıyor. Bu da bazı araştırmacıların görüşüyle çelişiyor.

- Reklam -

Oort Bulutu

Oort Bulutu

Oort Bulutu, Güneş’ten yaklaşık 100 bin astronomik birim uzaklığa kadar uzanıyor ve potansiyel sınır adayları arasında en geniş olanı.

“Güneş’e çekim kuvvetiyle bağlı her şeyin Güneş Sistemi’nin parçası olduğunu savunanlar, Oort Bulutu’nun sınırını Güneş Sistemi’nin sınırı olarak kabul ediyor.”

Reisenfeld’e göre bu yaklaşım, bir yıldız sisteminin yıldıza dönen tüm cisimleri içermesinden kaynaklı. Fransa’daki Bordeaux Astrofizik Laboratuvarı’ndan Sean Raymond da “Oort Bulutsusu dışında hiçbir şeyin Güneş Sistemi’nin sınırı olarak görülemeyeceğini” savunuyor ve “diğer tanımların saçma olduğunu” ekliyor.

Öte yandan Oort Bulutu yıldızlararası uzayda yer aldığından, Güneş Sistemi’nin dışında sayılması gerektiğini düşünenler de var. Ayrıca Oort Bulutu’nun nerede son bulduğu konusunda büyük belirsizlikler bulunuyor ki bu da sınır olarak kullanılmasına engel teşkil edebilir.

Peki En Mantıklı Sınır Hangisi?

Üç olası sınır adayı arasından helyosfer Güneş Sistemi’nin sınırı olarak en çok kabul gören tanım olarak öne çıkıyor. Bunun nedeni, helyosferin kesin bir sınır oluşturması ve iki tarafındaki manyetik özelliklerin büyük ölçüde farklılaşması.

Reisenfeld “Helyosferin ötesine geçtiğinizde bunu hemen anlarsınız, bu yüzden sınır olarak onu savunurum,” diyor. Ancak bu, helyosferin ötesindeki her cismin yıldızlararası sayılması gerektiği anlamına gelmiyor.

“Oort Bulutu başlangıçta gezegenlerin oluştuğu aynı maddeden oluşmuştu, yani Güneş Sistemi materyalinden oluşuyor, yıldızlararası materyalden değil.”

Güneş Sistemi Nerede Bitiyor?

Bununla birlikte, bazı araştırmacılar bu tartışmada bir taraf tutmak yerine, Güneş Sistemi’nin birden fazla sınırı olabileceğini düşünüyor. Mike Brown son olarak şunu söylüyor:

“Aslında bir tartışma yok. Sadece sorunuza bağlı olarak Güneş Sistemi’ni farklı şekillerde tanımlamak mümkün.”

Yani kısaca astronomlar arasında Güneş Sistemi’nin kesin sınırları konusunda bir fikir birliği bulunmuyor. Güneş’in manyetik alanının son noktası helyosfer, en yaygın kabul gören tanım olsa da Kuiper Kuşağı ve Oort Bulutu da haklı gerekçelerle öne sürülüyor. Her sınırın kendine göre avantajları ve dezavantajları bulunuyor.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: Güneş Sistemi’nin Kayıp Halkası: Gezegen 9’un Gizemi Çözülüyor mu?

Yukarıda yer alan sınırlardan hangisi size en mantıklısı gibi geliyor? Yorumlarınızı Kayıp Rıhtım Forum’da paylaşabilir, daha fazlası için bizi Google News’ten takip edebilirsiniz.

Kaynak: Live Science

Ethem Yekta Ulaş

21 yaşındayım ve Güzel Sanatlar Fakültesi'nde okuyorum. Çocukluğumdan beri bir şeyler üretmeyi seviyorum ve farklı alanlarda deneyim kazanmak istiyorum. Tutkum, öğrenme isteğim ve bu alanlarda kendi tarzımı oluşturma çabamla ilerlemeye devam ediyorum.

Henüz yorum yok. Forum'a gelip sohbete katıl.

Saatçilerin Tehlikeli Yolculuğu: Yeni Gençlik Kitabı Çıktı

Enver Kubilay Yüksel’in İlk Romanı “Saatçilerin Tehlikeli Yolculuğu” Raflardaki Yerini Alıyor

Francis Ford Coppola Yeni Filmi - Megalopolis

Francis Ford Coppola, “Megalopolis”ten Sonraki Filmi Üzerinde Çalışmaya Başladı