1977’den bu yana popülaritesi asla dinmeyen ve George Lucas tarafından yaratılan Star Wars evreni, belirli bir noktadan sonra hayli genişlemeye başladı. Sadece karakter yelpazesi değil, evrende bulunan gezegen sayısı, o gezegenlerdeki şehirler, mekanlar öylesine fazlalaştı ki; bu kadar çeşitli bir evrende hangi hikâyenin nerede geçtiğinin anlaşılması veya akılda tutulması imkansız bir hale geldi. Bu etki sadece hayranlar üzerinde değil, yapımcılar üzerinde de büyük bir baskı oluşturdu.
Disney Star Wars ismini ve Lucasfilm’i, 2012 yılında, görünen hiçbir problem olmadan satın almayı başardı. Ancak sorun şuydu ki Disney’in elindeki Star Wars, inanılmaz derecede dallanmış budaklanmış bir evrendi. Serinin çoğu hayranı bu evrenin her bir parçasını avucunun içi gibi biliyor ve hiçbir şeyin değiştirilmesini istemiyordu. Disney ne yazık ki hayranlarla aynı fikirde değildi. Çünkü ellerindeki evreni her bir çalışanın yalayıp yutma imkanı yoktu.
Bugün yeni bir film için yapımcı bütün bir yılını ayırıp evreni ezberlese, yarın yapılacak bir oyun için bambaşka bir kişi yine aynı evreden geçmek zorunda kalacaktı. Disney hem kendi işini kolaylaştırmak, hem de Disney adı altında çıkacak filmlerde çok daha özgün bir hava yaratmak için 2014 yılında; yani The Force Awakens filmi çıkmadan 1 sene önce Star Wars evrenine bir nevi kendi usullerine göre sıfırladı.
Disney’in evreni sıfırlama yöntemi şöyle işleyecekti: 2014 yılının öncesinde yapılmış bütün oyunlar, çizgi romanlar, filmler, diziler… kısaca Star Wars adına yaratılmış bilumum yapımlar artık Legends ismiyle anılacaklardı. Demek istediklerine göre karakterler ve temel hikâyeler aynı kalacaktı; mesela Anakin’in Vader’a dönüşmesi, Yoda’nın kimliği vb. ögelerde hiçbir değişme olmayacaktı. Ama detaya inen hikâyeler ve karakterlerin birbirleriyle olan bağlantıları başlı başına değişecekti. Bu karakterlerin ve mekanların görünüşlerinin de tamamen Disney’in istediği yönde oluşturulmasına olanak sağladı. İşte şimdi asıl noktaya; Disney’in Star Wars konusunda neden topa tutulduğuna geliyoruz.
Disney Star Wars Evrenini Bilerek Sıfırladı
Disney 2015 yılında Lucasfilm adı altında olmayan ilk Star Wars filmini vizyona soktu. Ancak filmde eksik olan bir şeyler, bir tutarsızlık vardı. Filmin sorunu şu demek mümkün değil, çünkü eski evreni yalayıp yutmuş herkes bambaşka bir olaydan rahatsız olmuş durumdaydı. Sanki Star Wars gitmiş, yerine ayıp olmasın diye ara sıra ışın kılıcı konulan farklı bir bilimkurgu filmi gelmişti. Filmde George Lucas’ın dokunuşunun olmadığı barizdi ama kimse onun hiçbir fikrinin alınmadığını kabullenmek istemedi. Geçtiğimiz günlerde Disney’in 15 yıllık CEO’su olan Bob Iger’ın bir kitabı yayınlandı ve bizzat kendisi kitapta, baştan beri Lucas’ın fikirlerinden bağımsız kalmak istediklerini açıkladı.
Iger’ın kitabında yazdığına göre anlaşma sırasında George Lucas’a onun fikirlerinin her zaman değerlendirileceği, ancak o fikirlerin uygulanmaları konusunda hiçbir zorunluluğun olmayacağı belirtilmiş. Anlaşmadan sonra da sözün tutulması amacıyla Lucas’la bazı fikir alışverişlerinde bulunmuş. Lucas aklındaki birçok hikâyeyi paylaşmış ve Disney de bunların birer kopyasını almış. Iger bu cümlelerinden sonra George’un hikâyelerin kopyalarını almalarını yanlış anladığını söylüyor. Lucas, hikâyelerini elinden aldığımızda, bunun ona sessizce verilmiş bir onay olduğunu zannetti ve filmin hikâyesinin gidişatının başka bir yönde olduğunu anladığında hayal kırıklığına uğradığını belirtiyor.
Bu cümlelerden sonra anlıyoruz ki, Lucas’ın aslında yeni bir üçleme için kendi fikirleri vardı. Ama Disney bu fikirleri uygulamak yerine kendi yolundan gitmeyi tercih etti. 2015 yılında The Force Awakens vizyona girmeden önce ilk George Lucas’a izletilmiş. Kendisi filmi izledikten sonra dediği ilk cümle, bu filmde yeni hiçbir şey yok olmuştu. Lucas, filmin onu ne denli hayal kırıklığına uğrattığını gizleyememiş ve her bir yeni Star Wars filminde önemli olan şeyin yeni dünyalar, yeni hikâyeler, yeni karakterler ve yeni teknolojiler sunmak olduğunu belirtmiş. Zaten Star Wars hayranlarının en çok yakındığı şey de The Force Awakens ve devamındaki filmlerin diğer üçlemelerle olan benzerliğiydi.
* Taika Waititi, The Suicide Squad Filminde Oynayacak
* Indiana Jones 5 Eski Senaristine Döndü
Yazı guzel ama fazlasıyla tarafgirlik hissettirdi. Tamam Disney eski efsaneler gibi güzel şeyler çıkarmamış olabilir ama George Lucas’ın kendi yarattığı efsaneyi ne hallere soktuğunu da gördük. Lucas’ın fikirlerini yeni filmlere almamak bence iyi bir fikirdi ama Star wars üzerine yazılmış çizilmiş diğer harika hikayeleri yok saymak büyük hataydı. Oralardan arakladıkları şeyler zaten ekrana geldiğinde çok seviliyor (bknz amira thrawn).
Hayranların bir kısmı da yeni filmler eskilere benzediği için eskiden farklı olduğu için sevemedi (bknz last Jedi). Bence sorun olan hayranların çelişkili tavrı.
Lucas haklı. Zaten o yüzden yeni Star Wars filmleri çok beğenilmiyor. Ben de beğenmedim doğrusu. Bir şeyler eksik. O eski ruh yok.