in ,

2000’lerin Başından Günümüze İzleyene Sorular Sordurtan 10 Korku-Gerilim Filmi

Korku gerilim filmleri izlemek istiyorsunuz fakat hep aynı senaryolardan sıkıldınız mı? Ucuz numaralara başvurmadan sizi gerecek, aynı zamanda da düşünmenizi sağlayacak filmler mi izlemek istiyorsunuz? Öyleyse tam size göre bir listeyle karşınızdayız!

Korku Gerilim Filmleri Listesi
- Reklam -
- Reklam -

Sinemanın henüz bakir bir sanat dalı olduğu; senaryoların bu denli formülize edilmediği; stüdyoların, yapım şirketlerinin ve vasat izleyicinin hükümranlığının bu kadar yayılmadığı dönemlerde sinemanın tüm diğer türleri gibi korku sineması da arayan izleyicinin çok derin altmetinler bulabileceği filmler içeriyordu. Hatta korku filmi türünün ilk örneği sayılan Nosferatu: Bir Korku Senfonisi isimli eser, Alman dışavurumculuğunun bir örneği kabul edilmekteydi.

Fakat yukarıda bahsettiğimiz olumsuz durumlar sonucunda korku-gerilim türü zaman içerisinde hep aynı şeyleri tekrarlayan, karikatürize, şaşırtıcılıktan uzak ürünler meydana getirmeye başladı. Bu durum da anlamlı, derinlikli ve güzel korku filmleri izlemek isteyen izleyicilerine korku klasiklerini tekrar tekrar izlemekten başka bir yol bırakmadı.

Neyse ki sanat da doğa gibi boşluğu sevmez; korku-gerilim türündeki bu boşluk bir süre sonra festival filmi olarak anılan, sanatsal gayeleri daha ön planda tutan bazı insanların bu türe yönelmesine neden oldu ve karşımıza ziyadesiyle anlamlı bir o kadar gerilimli, korkutucu filmler çıktı.

- Reklam -

Yazımızda bu filmlerden birkaçına kısaca değinerek, korku filmi izleyicilerine dünyanın dört bir yanından birtakım güzellikler getirmeyi planlıyoruz. Dilerseniz başlayalım.

Låt den rätte komma in

1. Låt den rätte komma in (2008)

Türün altyapısına hakim insanlar bilirler ki korku edebiyatının ve buna bağlı olarak korku filmlerinin oluşturduğu varlık ve karakterler genelde yabancılaşma, ötekileşme gibi kavramlara dair metaforlar oluştururlar. Bu vampirler için de kurtadamlar için de zombiler için de geçerlidir.

2008 yapımı bir İsveç filmi olan Låt den rätte komma in (Türkçe’deki ismiyle “Gir Kanıma”) bu alışıldık mekaniği tamamen ters yüz eden bir yapıya sahip. Hollywood sinemasında bıktıracak kadar çok gördüğümüz vampir-insan aşkı konusuna bambaşka yönlerden yaklaşarak insanı şaşkınlığa sürükleyen bu yapım bir taraftan ötekileştirilenin psikolojisi hakkında çok şey söylerken bir taraftan altmetinleriyle izleyici sarsıyor, görselliği ile büyülüyor.

Kynodontas ust

2. Kynodontas (Dogtooth) (2009)

Psikolojik gerilimden, insanın doğasına dair söz söyleyen filmlerden, rahatsız edici içerikten zevk alıyorsanız kesinlikle deneyimlemeniz gereken bir film Kynodontas. Ününü Lobster ve The Killing of a Sacred Deer gibi filmleriyle dünyaya yayan Yunan asıllı yönetmen Yorgos Lanthimos‘un ünlenmesini sağlayan bu film izleyiciyi insanın doğası üzerine, aile, toplum, iktidar, sınırlar ve kimlikler üzerine düşünmeye zorluyor, uzun süre etkisinden çıkılmayan hatta seneler sonra bile hatırlanan bir deneyim sağlıyor.

Yıldızı giderek yükselen yönetmen Lanthimos‘un tüm filmlerini izlemenizi tavsiye ediyor fakat Dogthooth üzerinde biraz daha ısrarla duruyoruz.

Ich Seh Ich Seh Goodnight Mommy 2014

3. Ich Seh Ich Seh (Goodnight Mommy) (2014)

Türkiye’de “Ölümcül Oyun” adıyla gösterime giren bu film Avrupa sinemasından ve bir korku filminden beklenen her şeyi verebilen güzide bir Avusturya yapımı. Film hem gerilimi yüksek tutabilen, hem de konusu, anlatımı ve metaforlarıyla izleyiciye estetik bir haz yaşatmayı başaran bir yapım. Film boyunca bir taraftan gerim gerim gerilirken bir taraftan aile kavramını sorguluyor, ebeveyn ve çocuk arasındaki ilişkiye, çocuğun masumluğu önyargısına dair derin muhasebelere girişiyorsunuz.

The Babadook 2014

4. The Babadook (2014)

Yayınlandığı dönem eleştirmenlerden de türün meraklılarından da tam not alan fakat ne yazık ki gişede beklediği ilgiyi bulamayan The Babadook, trajik bir kaza sonrasında hayatı değişen bir anne ile çocuğunu merkeze alıyor. Film yine aile olmak üzerine, çocuk ve ebeveyn arasındaki bağ üzerine birtakım şeylerden bahsediyor fakat tüm bunların temelinde travmatik durumların kişiler üzerindeki etkileri, bastırılmış cinsel isteğin ortaya çıkardığı durumlar gibi pek çok psikolojik konuya da yer veriyor. Psikolojik durumların korku metaforları kullanarak anlatımı hem çok etkileyici hem çok işlevsel bir hâl alıyor.

It Follows 2014

- Reklam -

5. It Follows (2014)

Atmosferinden senaryosuna ilerleyen yılların kült filmlerinden biri olabilecek kapasiteye sahip bir film It Follows. Cinsel ilişki yoluyla kişiden kişiye geçen bir lanetin anlatıldığı film bir yönüyle cinsel yolla bulaşan hastalıklara dokunuyor bir yönüyle de insanın en temel korkularından birine yönelen “canavar” tasarımıyla ziyadesiyle gergin anlar yaşatıyor. Film boyunca zamanın belirsiz oluşu, senaryoda kasıtlı olarak boş bırakılan noktalar ve filmin esrarengiz anlatım tarzı yapımın âdeta ayrı bir evrende geçtiğine inanmamızı sağlıyor.

The VVitch A New England Folktale 2015

6. The VVitch: A New-England Folktale (2015)

The VVitch listemizin en bilinen filmlerinden biri olarak yer alıyor. Avrupa’nın cadı hikayeleri ve cadı kültü üzerine inşa edilen film, cadılık kavramını yüzyıllar önce yaşayan bir ailenin yaşamını merkeze alarak inceliyor. Film izleyiciyi germe görevini gayet başarılı bir şekilde yerine getirmekle beraber, batıl inançların ve bu inançlara göre düzenlenen hayatların yol açabileceği felaketler konusunda da birtakım fikirler ortaya koyuyor.

under the shadow 2016

7. Under The Shadow (2016)

Son dönemin parlayan yıldızı İran Sineması’nın fevkalade örneklerinden biri olan film, İran-Irak savaşı döneminde yaşanan birtakım metafizik olaylara odaklanıyor. Daha doğrusu birtakım doğaüstü olayları metafor olarak kullanıp İran halkının geçirdiği değişimi, dini yönetim sisteminin yarattığı baskı ortamını ve bu ortamda bir kadın olmanın zorluklarını gözler önüne seriyor. Filmin yönetmeni Babak Anvari kısıtlı imkanlarla etkileyici şeyler yapmak konusunda gayet başarılı. Filmin kötü yaratığını çok basit bir şekilde yaratarak hem izleyiciyi korkutmayı hem de yaratığın tasarımıyla dahi bir mesaj vermeyi başarmış.

Raw 2016 ust

8. Raw (2016)

Sinemayı icat eden insanların memleketi, aynı zamanda sanat filmi kavramının doğduğu yer olan Fransa’dan çıkan film Freudyen okumalardan tutun, cinsiyet kimliğinin inşasına, kişinin kendi bastırılmış arzularıyla tanışmasına kadar birçok farklı alanda okunmaya müsait, sarsıcı, rahatsız edici, sert bir film. Ailesinden ayrılarak üniversiteye giden bir genç kadına odaklanan yapım, midesi hassas insanların izlemesi için çok uygun değil. Kan, et ve kemik görmeyi sıkıntı etmiyor, bunlar üzerinden anlatılacak sert bir öyküye dayanabileceğinizi düşünüyorsanız Raw, son yılların en etkili gerilim yapımlarından.

Thelma 2017

9. Thelma (2017)

Norveç yapımı bu film yapı olarak Raw‘a benzemekle birlikte anlatmak istediği mevzuya daha odaklanmış bir yapı sergiliyor. Üniversiteye gitmek için ailesinden ayrılan genç kızın öyküsü, psişik güçlere sahip bir insanın güçlerini keşfetmesine dair bir anlatı yapısını kullanarak karakterin cinsel kimliğini keşfini ve inşasını ele alıyor. Kuzey Avrupa sinemasının güzel örneklerinden olan film üzerine çok düşünülüp çok konuşulabilecek metaforlara sahip.

mother 2017

10. Mother! (2017)

Black SwanFountain gibi çok beğenilen filmlerin yönetmeni Daren Aranofsky’nin son yapımı Mother! var olmak, insan olmak üzerine büyük laflar söyleyen klasik filmleri hatırlatan bir yapıya sahip. Film bir yazar ve karısının ilişkisi üzerinden insan ve Tanrı, insan ve doğa ilişkilerine dair hatırı sayılır derecede önemli tespitler yapıyor. Filmin tamamıyla metaforlar üzerinden ilerlemesi izleyicileri ve eleştirmenleri ikiye bölse de Mother! türün meraklıları için izlenmeye değer bir film.


Listeyi siz nasıl buldunuz? Eklemek istediğiniz filmler var mı? Görüşlerinizi bizlerle paylaşmayı unutmayın!

Uğur Uçkıran

1991 yılında Manisa'da doğdu, Ege Üniversitesi'nde Türk Dili ve Edebiyatı okudu. Halen orada yüksek lisans yapıyor. Öyküler yazdı, öyküler yayınladı. Bilgisayarında iki öykü kitabı dosyası var. Bir ayağı Arthur C. Clarke'ta bir ayağı Ahmet H. Tanpınar'da. Bir gözü Tarkovski'de Bergman'da bir gözü Christopher Nolan'da.

3 Yorum BULUNUYOR


  1. Avatar for Pardus Pardus dedi ki:

    Benim listelerimin başında Halka her zaman olur. :smiley:

  2. Avatar for LordKratos LordKratos dedi ki:

    Hiç birini izlememişim :confused:

  3. Avatar for kaanaskin93 kaanaskin93 dedi ki:

    Ellerine sağlık, harikulade bir listeleme. Hepsini tekrar izleme istencimi alevlendirdi ama muhtemelen mother!'ı esgeçerim. :face_with_hand_over_mouth:

Henüz yorum yok. Forum'a gelip sohbete katıl.

Kılıçlar Kenti

Merdivenler Kenti’nin Beklenen Devamı Bizlerle: Kılıçlar Kenti

mathilda inceleme ust1

Buhranla Dolup Taşan Bir Yaşam: Mathilda