Yeni The Witches uyarlamasının çekimleri geçen yıl tamamlandı ve Koronavirüs ertelemesi sonrası 2021’de yayınlanması planlanıyor. Robert Zemeckis daha önce 1990 yılında da filme uyarlanan Roald Dahl romanı Cadılar’a yeni bir bakış açısıyla yaklaşıyor. Film öncekinden çok daha korkutucu olacak ve yetişkin izleyicilere hitap edecek.
The Witches filminin +18 derecelendirilmesi için MPAA’dan gelen gerekçelendirme filmin çok fazla “Korkunç sahne/an, uygunsuz dil ve korkutucu temalara sahip olması” şeklinde oldu. Senaryosunu Guillermo del Toro’nun yazdığı film 1990 yılında yayınlanan versiyonundan çok daha farklı ve karanlık bir tona sahip olacak.
Orijinal hikâye dünyanın çocuklardan nefret eden cadılarla dolu olduğu bir paralel evrende geçiyor. Cadıların lideri “Yüce Cadı” da İngiltere’de bir plan yaparak dünyayı yok etmeyi amaçlıyor. Evrenin kaderi ise, küçük bir çocuk ve büyükannesinin ellerinde. 1990 yapımı film eleştirmenlerden övgüler almışsa da gişede başarısız olmuştu. Dahl da filmi beğenmediğini ve filmin sonunun kendi hikâyesinden uzaklaştığını belirtmişti. Robert Zemeckis klasik romana daha sadık bir filmi kendi vizyonunu da katarak çekecek.
Roald Dahl Uyarlaması Yeni The Witches 2021 Yılında Vizyona Girecek
Yeni The Witches filminin Yüce Cadı’sı Anne Hathaway tarafından canlandırılacak. Alabama’nın ufak bir köyünden gelip dünyayı kurtarması gereken çocuk ve büyükannesi rolleri de Jahzir Kadeem Bruno ve Octavia Spencer tarafından üstleniyor.
Zemeckis’in ana hikâyeye sadık bir uyarlama sözü filmin baş rollerine bakılınca biraz havada kalıyor. Hem 1990 yapımı film hem de roman 1980’ler İngiltere’sinde geçiyordu ve ana karakter beyaz bir erkek çocuğuydu. Ana karakter için siyah bir erkek çocuğunun seçilmesi ve filmin döneminin 1960’lar Amerika’sı olması filmde ırkçılığın da işlenme ihtimalini akıllara getirdi. Yazarlar Yüce Cadı ve takipçilerinin kötü olmalarını aynı bırakıp, kötülük şekillerini daha sosyolojik bir boyuta taşımış olabilirler.
Şu an The Witches’ın yeni çıkış tarihi kesin değil. Muhtemel yayın tarihi ise 2021’in ilk ayları. Roald Dahl’ın The Witches romanı Can Çocuk Yayınları tarafından Cadılar adıyla ülkemizde de basıldı.
The Witches romanını okuyup eski filmini izlediniz mi? Yeni uyarlamadan beklentileriniz neler? Kayıp Rıhtım Forum’da yorumlarınızı bekliyoruz.
* * *
* Roald Dahl: Hayatı ve Eserleri Hakkında 11 Tuhaf Bilgi
Kaynak: Screen Rant
1990 yapımı filmde korku bir hayli ağır basıyordu. Kötü yürekli yabancıların çocukları kaçırması korkutmuyordu. O yabancıların çocuklardan kurtulmak için yapabilecekleri şeytanlıklar korkutuyordu. Örneğin, cadıların topluca asıl yüzlerini gösterdikleri sekans “canavar yüzünü gösterdi” anıydı; kötülükleriyle özdeş bedenleri rahatsız etmemişti. Ama insan formunda, kurbanları üstünde deneme yaparken ki keyifleri ya da başka bir kurbanı arayıp kovalamaları daha ürkütücü gelmişti.
İçeriğin niteliği bağlamında, vayağı karanlık bir filmdi. Sonuysa filmin geri kalanıyla pek uyuşmuyordu. Kendi cadı mitine ihanet etmek pahasına, seyircinin yüreğine su serpilmek istenmiş gibiydi. Kitabı okuyunca bunun gerçekten o maksatla yapılmış bir değişiklik olduğu kesin. Kitabın sonu, ucu açık ve daha “umut yok ama belki” havasındaydı.
Roald Dahl beğenmemişse buradaki en büyük pay sondaki değişiklik olabilir.
Yeni uyarlamaya gelirsem… Robert Zemeckis usta bir yönetmen. Öcüler ve çocuklar söz konusu oldu mu, gerek yapımcı gerekse yönetmen/senarist kimliği açısından Guillermo del Toro’nun senaryoda olması ayrı güzel.
Hikâyeyi 60’lar Amerika’sına taşıyıp, büyükanne ve torununu Afrika kökenli yapmak; evet, cadıların kötücüllüğünü olduğu gibi bırakıp eylemlerini ayrımcılık sorununa paralel gidecek yönde işlenebilir.
Bu tercih, her tercihteki gibi, hikâyeye bir şeyler kattığı gibi bir şeyler de eksiltebilir.
Asıl hikâyede cadılar tüm çocuklardan nefret ediyorlardı. Bu yüzden tüm çocuklar için tehdittiler. Bu da kötülüklerinin kapsamını genişleterek onları daha ürkütücü kılıyordu. Lakin çocuklardan nefret etme sebepleri beliesizdi; çocukların doğaüstü düşmanları gibiydiler. Ayrıca bir de çocukluk evresi geçirmeyen yetişkinler olmaları, kafayı biraz kurcalıyordu; hiç çocuk olmamışlar mıydı? Oldularsa kendi türlerini avlamamayı nasıl başarıyordular? Vs. vs. sorular takılıyor.
Tahminler doğruysa yeni uyarlamadaki cadılar ve kötücüllükleri, sonuç itibariyle olmasa da sebep itibariyle, saf kötülük zemininden ayrılarak daha sınıfsal, etnik fark bahaneli kötülüklere bağlanacak gibi. Öyle olursa cadıların varoluşu ve kötülükleri bir nebze de olsa ayakları yere basan bir temele oturur.
Bu tercihin yan etkisi, kötülüğün kapsamını, doğal olarak da korkunçluğunu, tehdit edilen sınıfa/etnik kökene tabi tutup sınırlayabilir. Bu da genel kötülüğün yarattığı ürkütücülüğün seyircide yaratacağı şiddeti azaltabilir.
Yeni filmdeki hikâyeyi, kahramanların başına gelen belanın cadıların asıl planındaki küçük ön aşama olarak yenilemek, bu olası sorunun önüne geçebilir.
Eh, neyse. Bakalım, +18 ton ve oyuncu seçiminden ne çıkartacaklar.
Taze fragman: