Studio Ghibli Filmlerindeki En Sevilen 10 Kadın Karakter

Studio Ghibli animeleri yıllardır tüm dünyada sevilerek izleniyor. Stüdyonun ikonik karakterlerinin yanında, her kadın karakterin kendine has bir hikâyesi var.

Ghibli kadın karakterlerini bu kadar özel yapan ise, film boyunca değişen ve gelişen kişilikleri ve izleyicilerle paylaştıkları ortak hisler. Hayao Miyazaki yönetmenliğinde ortaya çıkan filmler, her ne kadar fantastik yanı güçlü yapımlar gibi gözükse de, kadın karakterleriyle de ön plana çıkmayı başarıyor.

Studio Ghibli Animeleri: En Dikkat Çekici 10 Kadın Karakter

10. Sheeta (Gökteki Kale)

Ghibli’nin en eski karakterlerinde biri de Sheeta. Filmde ilk görüldüğü zamanlarda fazla beklenti uyandırmasa da, aslında olayların bağlandığı kişi o oluyor.

Filmin kötü karakteri Muska’ya kafa tutarken, sahip olunan silahların ve teknolojinin bir şey ifade etmediğini ve dünyanın sevgisiz yaşayamayacağı mesajını veriyor.

9. Anna (Marnie Oradayken)

Depresif ve karmaşık kişiliği ile Anna oldukça farklı bir karakter. Yine de bir açıdan izleyiciler onunla aynı hisleri paylaşıyor. Marnie Oradayken, depresyon ve kendine olan nefretin yolculuğunu konu alıyor.

Anna genelde insanlar tarafından donuk ve diğerlerinden uzak olarak tanımlanıyor. Fakat bunların nedeni dünyaya karşı güvensiz ve uzak hissetmesi. Marnie ile tanışması ve yaz boyunca yaşadıkları Anna’nın bakış açısını değiştiriyor ve ona yaşama dair yeni şeyler öğretiyor.

8. Satsuki (Komşum Totoro)

Totoro’dan sonra filmde en sevilen karakter Satsuki. 11 yaşında olsa da, yaramaz kardeşi Mei’ye bir yetişkin gibi göz kulak olan bir abla olduğu için sorumluluk sahibi ve karakteri de bir o kadar güçlü.

Anneleri hastanede, babaları genelde iş için uzakta olduğu için iki kardeş günlük hayatın getirdiği zorlukları beraber çözerler. Totoro ile tanışmak hayatlarına renk katar ve farklı bir dünyanın kapılarını aralar.

7. Kiki (Küçük Cadı Kiki)

Evinden ilk defa ayrılan Kiki, cadı olma yolunda yeni hayatına adım atarken bir fırının teslimatçı görevlisi olur. Hikâyesi onu çok büyük bir kahraman ya da cadı yapmasa da, yaşadıkları sonucu yansıttığı hisler oldukça samimi.

Kiki dünyayı tanırken aynı zamanda tek başına bir şeylerin üstesinden gelmeye çalışıyor. Film boyunca işlenilen karakter gelişiminde, izleyiciler kendi hayatlarından parçalar buluyor.

6. Shizuku (Yüreğinin Sesi)

Ghibli’nin âşina olduğumuz fantastik hikâyelerinden farklı olan Yüreğinin Sesi, hayattaki seçimler konusunda herkesin kendine ait bir iz bulabildiği filmlerden. Kararlı karakteriyle Shizuku, tutkusunun peşinden giderken, bu dünyada nasıl bir yeri olduğunu çözmeye çalışır.

Yazar olma hayali ve ona ulaşmaya çalışırken takıldığı engellerle Shizuku’nun hisleri kimse için yabancı değil. Bunun için o, kendi hikâyesinin peşinden gitmek ve yüreğinin sesini dinlemek isteyenlere cesaret veriyor.

5. Taeko (Dün Gibi)

Hayattan parçalar sunan Dün Gibi, stüdyonun en değerli filmlerinden. Diğer Ghibli filmlerine kıyasla burada karakterin iki farklı yaşını izliyoruz.

Taeko 11 yaşına ait anılarına yaptığı yolculukla, geçmişle şimdiyi karşılaştırarak değişen ve bir o kadar da değişmeyen şeyleri yansıtıyor. Sıradan bir hayata sahip Taeko’yu özel yapan, film boyunca geçmişini değerlendirirken kullandığı cümlelerin, birçok yetişkinin hislerine tercüman olması.

4. Chihiro (Ruhların Kaçışı)

Chihiro, filmde sık kullanılan ismiyle Sen, başlarda bencil ve ürkek bir karakter olarak karşımıza çıkıyor. Ruhlar Dünyası’na adım atmasıyla her şey değişmeye başlıyor. Chihiro orada tuhaf birçok ruhla ve yaratıkla tanışıyor.

İçine girdiği dünyada annesi ve babası için mücadele etmek zorunda kalan Chihiro ürkek küçük bir kızdan, sevdiklerini kurtarmak için ruhlara kafa tutan cesur birine dönüşüyor.

3. Umi Matsuzaki (Tepedeki Ev)

Çoğu Ghibli hayranı tarafından özel bir yeri olan Tepedeki Ev, hayattan parçalar sunan bir diğer film. Umi Matsuzaki birkaç kiracı, küçük kardeşi ve ninesi ile yaşadığı evle ilgilenirken aynı zamanda okula devam etmektedir. Babasının savaştan dönme umuduyla her gün evlerinin önündeki bayrak direğine “güvenli yolculuklar için dua ediyorum” anlamına gelen işaret flaması çeker.

Ebeveyn yokluğunda yaşadığı zorluklar, yaşın getirdiği ilk heyecanları ve umudu, Umi karakterinin diğerleri gibi fakat bir o kadar da farklı olmasını sağlamıştır.

2. Sophie (Howl’un Yürüyen Şatosu)

Ghibli animelerinin arasında en zarif kadın karakterlerden biri de Sophie. Başlarda şapkacı olarak normal bir hayat yaşarken, Kötülükler Cadısı’nın dükkanını ziyaret etmesiyle her şey değişiyor. Çünkü Kötülükler Cadısı tarafından yaşlı bir kadına dönüştürülüyor.

Bildiği hayattan dışarı adım atmak zorunda kalan Sophie filmin çoğunda yaşlı ve çelimsiz kalıyor. Fakat karşılaştığı herkese, özellikle Howl’a yardım etmekten geri durmuyor.
Sophie,Ghibli dünyasının sıradan ama cesur duruşlu bir diğer karakteri.

1. San (Prenses Mononoke)

San, Studio Ghibli animeleri filmlerindeki en agresif aynı zamanda en havalı karakter. Kurtlar tarafından büyütülmüş olan San, kendini insandan çok bir kurt olarak tanımlıyor. Iron Kasabası’na ve Lady Eboshi’ye olan savaşta ormanı cesur ve vahşi bir duruşla savunuyor.

San aynı zamanda doğa ve insanın bir arada var olma düşüncesini anlamaya çalışıyor. Mücadele yöntemlerinin vahşiliğinden dolayı insanlar tarafından kötü biri olarak görülüyor. Yabani görünüşüne rağmen San’ın insanlığını gösterdiği ve duygusal durumunu açığa çıkardığı birçok an mevcut. İnsanların doğanın düzenine karışmaları sonucu öfkesini kusan San’ın, Prenses “Mononoke” olarak adlandırılması ise bu açıdan oldukça manidar.

---

Sizler bu karakterler hakkında neler düşünüyorsunuz? Studio Ghibli animeleri kadın karakterleri listesinde sevdiğiniz isimler ya da filmler listede yer alıyor mu? Yorumlarınızı Kayıp Rıhtım Forum üzerinden bizlerle paylaşın.

Kaynak: CBR, Screen Rant