“Şibumi”nin Gizemli Yazarı Trevanian Hakkında 16 Detay

Trevanian kimdir, internette sık sorulan sorulardan birisi. Şibumi ile adını bütün dünyaya duyuran Amerikalı yazar, gizemli personası, eserlerindeki felsefe ve tutkulu kitapları ile edebiyat dünyasının önemli isimleri arasına dahil olmayı başardı.

Asıl adı Rodney William Whitaker olan yazar, Türkiye’de de eserleri ile çoksata raflarından inmeyen bir kişilik. Ülkemize go oyunu denince de akla ilk gelen isimlerden olan yazar, hayata karşı hayli ilgi çekici görüşlere de sahip.

Bir zamanlar üniversitede tiyatro ve film hocası olarak görev alan Rodney William Whitaker, sonraları ünlü ve zengin bir hikâye anlatıcısı hâline geldi. Gerilim, gotik romansı, batı hatıraları gibi türler üzerinde çalışan Whitaker, Trevanian’ın yanı sıra pek çok takma isimle daha anıldı. Trevanian ise bunlar arasında özgünlüğüyle ortaya çıkmış bir hikâye anlatıcısı olarak edebiyat dünyasına adını yazdırdı.

Trevanian hakkında ilginç gerçeklere ve gözlemlere yer verilen yazımızda yazarın, büyüleyici hikâyelerinin temel aldığı yaşamına göz atmaya ne dersiniz?

Trevanian Kimdir? Hayatı, Eserleri ve Düşünceleri Hakkında Bilgiler

Trevanian Kitaplarındaki Bazı İsimler Zehir Adlarından Geliyordu

1.) Whitaker kelime oyunlarına ve eş anlamlı sözcüklere tutkundu. İnfazcı (Eiger Sanction) ve Hesaplaşma (The Loo Sanction) adlı eserlerindeki suikastçılara, zehir adları vermişti. Örneğin Jonathan Hemlock karakterinin adı, Sokrates’in Yunan tarihinde içtiği bilinen zehirden geliyordu. Peki, Eiger Sanction adlı kitabındaki CIA şefinin muhteşem adının (Yurasis Dragon) nereden geldiğini bulabildiniz mi?

2.) Rodney William Whitaker 12 Haziran 1931 tarihinde dünyaya geldi. Tam da Büyük Buhran döneminin ortasıydı bu; dolayısıyla babasının, aileyi terk etmesi daha anlaşılabilir hâle geliyor. Üstelik o zamanlar erkekler genelde kendilerini, meslekleriyle tanımlarken kadınlar, yakın zamana kadar bakımı altında oldukları erkekler üzerinden tanımlardı.

3.) Sherlock Holmes, sıra dışı bir gözlem yeteneğine sahiptir. Ejderha Dövmeli Kız ise özel bir hafıza yeteneğine. Bu karakterler gibi The Eiger Sanction ve The Loo Sanction kitaplarının kahramanı Jonathan Hemlock da farklı bir bakışa sahiptir. Buna göre Hemlock olağanüstü sanat gözü ile tek bakışta sahte eserleri ayırt edebilmektedir.

4.) Whitaker nüktedan bir şekilde laf sokma konusunda ustaydı. Hasımlarından biri şöyle demişti: “Umarım bunu benim aleyhimde kullanmazsın.” Hemlock ise hemen yanıtladı: “Sonuçta umut ucuz bir şey, eğlendir kendini göt lalesi.”

Bir başka nüktedanlık örneğiyse Şibumi (Shibumi) romanındaydı. Hikâyede bir ordu çalışanı, baş kahramana bir suikast teklifinde bulunur. Amerika düşmanlarından biri öldürülecektir. Baş kahramanı ikna etmek için şöyle der, “Şans kapıyı iki kere çalmaz.” Nicholai Hel ise ondan, kapıya iki defa vurmasını ister: “Seni şansla karıştırmayayım yani.”

5.) Whitaker, Büyük Buhran dönemlerinde bir çocukken radyo öykülerine ve şarkılara bayılırdı. Yazdığı son roman İnci Sokağı (The Crazt Ladies od Pearl Street), bu dönemde dinlediği pek çok radyo müziğine ve eğlence programına yer veriyordu. Bu unsurlar, bugün kablolu televizyon ve internet bizim için neyse o zamanlar için de büyük öneme sahipti. Bir bakıma, eğlendirme aracıydı her biri. Whitaker’n hikâye anlatıcılığı sevgisi muhtemelen bu radyo programları ve gençliğinde okuduğu kitaplardan ileri gelir.

Yazar, Trevanian Dahil Pek Çok Takma İsim Kullandı

6.) Whitaker sayısız müstear isim altında yazdı. Bunlardan en meşhurlarından biri de Trevanian’dır. Yazar, ayrıca Benat Le Cagot, Nicolas Seare ve Edoard Moran adlarıyla da eserler kaleme aldı. Film yapımı üzerine yazdığı ders kitabı The Language of Film’in üzerinde ise Rodney Whitaker adı yer aldı.

7.) Trevanian adı altında yayımlanan eserleri şunlardır: İnfazcı (The Eiger Sanction (1972), Hesaplaşma (The Loo Sanction) (1973), Kasaba (The Main) (1976), Şibumi (Shibumi) (1979), Katya’nın Yazı (The Summer of Katya) (1983), Yirminci Mil (Incident at Twenty Mile) (1998), Kentte Sıcak Gece (Hot Night in the City) (2000 yılında yayımlanan hikâyelerinin bir derlemesi) ve hatıra türündeki İnci Sokağı (The Crazy Ladies of Pearl Street) (2005).

8.) Trevanian daha sonraki kariyerinde internet siteleri tasarladı ve Crazy Ladies of Pearl Streets kitabına bir eşlikçi olarak siber notlar yayımladı. İnternet siteleri, yakın zamanda yazarın kızı, yani bir nevi mirasının yöneticisi tarafından güncellenmiştir.

9.) Yazar bir keresinde eserlerini seven okurları hakkında şöyle bir yorumda bulunmuştu:

“Trevanian Buff, tuhaf ve harika bir yaratıktır. Bir yabancı ve doğal bir elitisttir. Gerçeklikle bulanmış, sinsi bir idealist değildir. Farklı bir davulcuya doğru gidenlerden değil, koca bir orkestradaki tek davuldur.”

Trevanian, 20. Yüzyıl Yazarlarına Pek Aşina Değildi

10.) Trevanian mahlasının, bu isim altında yazan Robert Ludlum olduğuna ilişkin söylentiler vardı. Trevanian ise nadir verdiği demeçlerden birinde bu iddiaları kesin bir dille reddetti:

“O adamın kim olduğunu bile bilmiyorum. Proust hakkında okumuşluğum var, ama bunun dışında 20. yüzyılda yazılan eserleri bilmem.”

11.) Trevanian, romanlarını ve hikâyelerini öyle bir üslupla yazdı ki her biri özgün birer eser olarak edebiyat dünyasına geçti. Yazar, önce nasıl bir hikâye yazmak istediğiyle başlıyordu. Bunu bir yöntem olarak kullanıp hikâyesini kusursuz hâle getiriyordu. Bir yazarın eğitiminden çocukluğuna, yetişkin dünyasına kadar her şeyini tasarlıyordu. Sonra da karakterini o yazarın yerine koyuyordu. Çeşitli romanlarının, farklı yazarların adı altında kaleme alınmasını istiyordu. Ama yayıncıları Trevanian adını kullanması konusunda ısrarcıydı. Böylelikle satışlar artacak, okurlarının ona erişimi kolaylaşacaktı.

Trevanian, 3 Yaşındayken Babası Tarafından Terk Edilmişti

12.) Üç yaşındayken babası tarafından terk edilen yazar, genelde yalnız başına yaşayan, romantik karakterler kurguladı. Örneğin Jonathan Hemlock adlı karakteri, ona yakın olmak isteyen iki kadın tarafından aldatılmıştı. Bunlardan birisinin adı Maggie Coyne’ydi. Cyone, muhtemelen Judas’ı para için terk eden bir kadına hakaret amacıyla kurgulanmıştı. Ve tahmin edilebileceği üzere Trevanian, bu karakter nedeniyle pek çok eleştiriye de maruz kaldı. Hatta Reagan ve Bush dönemlerine denk gelen zamanlarda birkaç yıllığına Amerika’dan ayrılmak durumunda kaldı.

13.) Nicholai Hel karakteri, bir başka karakter tarafından Savaşçı Filozof olarak tarif edilir. Nitekim bundan daha iyi bir tarif de olamazdı. Çünkü Hel, modern toplumda yer almayan birtakım özelliklere sahiptir. En başta, yabancı bir kimsedir. Ama diğer yabancılar, Hel’in kurgusal sömürüsünden keyif alır.

Trevanian Uyarlaması Yalnızca Tek Bir Film Var

14.) Romanlarından bugüne dek sadece biri filme uyarlandı: The Eiger Sanction. Filmin en öne çıkan özelliği, Clint Eastwood’un canlandırdığı baş kahramanın, çelik bir iradeye ve zekâya sahip olmasıdır. Ancak ne yazık ki filmin yapımı sırasında genç bir tırmanıcı hayatını kaybetti. Bu nedenle Trevanian diğer hiçbir kitabını filme uyarlamaya kalkışmadı. Yine de Whitaker hayatta olmadığından kızı, şimdilerde eserleri filme dönüştürmeye aç pek çok yapımcıyla görüşüyor. Bakalım bu girişimler ne kadar başarılı olacak ve ne tür yapımlar ortaya çıkacak?

15.) Whitaker da bir tırmanıcı ve mağara kâşifiydi. Bu iki aktivite nitekim The Eiger Sanction ve Şibumi kitaplarında sıkça geçer.

16.) Trevanian‘ın aşk hikâyesine en yakın kaleme aldığı eser Katya’nın Yazı (The Summer of Katya)’dır. Ancak hikâyeden bir trajedi ortaya çıkmış ve mutsuz bir sonla noktalanmıştır. Karakterlerinin mutlu bir evliliği yoktur. Ancak Whitaker, gençliğinde muhteşem bir kadınla tanışmış ve tüm yetişkin hayatı boyunca onunla evli kalmıştır. Söylenenlere göre çifte ait tek bir fotoğraf bulunmaktadır. Yine de bunu doğrulamak için yazarın diğer biyografik bilgilerine tekrar bakmak gerek.

Çok yönlü kimselerin hayatları da eserleri kadar renkli ve dolu dolu olur. Trevanian da binbir çeşit isim altında çeşitli hayatlar yaşayarak ve her birini kalemine yansıtarak bunu gösteriyor. Peki, sizler yazarın bilmece dolu üslubunda hayatına ilişkin yansımalar bulabildiniz mi? Yorumlarınızı Kayıp Rıhtım Forum’da bizimle paylaşabilirsiniz.

Kaynak: Review Mag