in ,

Kara Prizma: Epik Fantazide Özlenen Lezzet

Son dönemlerin en başarılı epik fantazi serilerinden Işıkyaratan’ın ilk kitabı Kara Prizma’yı sizler için inceledik. Brent Weeks ile tanışmak için harika bir başlangıç!

Brent Weeks kara prizma inceleme
- Reklam -
- Reklam -

Korku, bilimkurgu, fantastik… Bu üç türden hangisi sizin için daha etkileyici, hangisi daha fazla merakınızı cezbediyor diye sorsam ne cevap verirsiniz? Hangi tür hayatınızda daha fazla yer etmekte? Ürkütücü mü geldi? Olabilir fakat bu türleri seven, okuyan kişilerin tutkusu diğer okuyuculara nazaran farklı bir yere konumlanıyor. Bu tutkunun sebepleri saymakla bitmez. Başlangıç olarak, fantastik ve bilimkurgunun içimizde zaten hep var olan, doğuştan getirdiğimiz duygularımızı besliyor olmasını gösterebilirim. Ve maddeler sayfalarca sürebilir. Bunun yerine Kara Prizma’dan bahsedeceğim. Ondan bahsederek de edebiyatta tutkunu olduğumuz bir türün -fantastik edebiyatın- bize neler kattığını, nasıl onun müptelası olduğumuzu anlatacağım.

Öncelikle kitabın ön okumasına göz atmak isteyen okurlarımızı buraya davet edelim. Sonra da başlayalım kitabı incelemeye!

Prizmadan Yansıyan Işık Tayfları

Kara Prizma kayiprihtimIşıkyaratan Serisi’nin ilk kitabı olan Kara Prizma’yla olan buluşmamız uzun bir bekleyişin ardından geldi. Yine de razıyız. Piyasa talepleri üzerine (maalesef) çevirisi ve yayımlanması pek de rağbet görmeyen fantastik türde herhangi bir kitabın ülkemizde yayınlanıyor olması sevindirici. Bu türün kıymetli temsilcilerinden Brent Weeks’in Kara Prizma kitabının seçilmesiyse ayrıca önemli. 2013’te yazarın Gece Meleği Üçlemesi (Night Angel Trilogy) serisinin ilk kitabı olan Gölgelerin Yolu (The Way of Shadows) Artemis tarafından dilimize kazandırılmış ancak devam kitapları ne yazık ki Türk okuruyla buluşamamıştı.

- Reklam -

1977 doğumlu, henüz genç bir yazar sayılabilecek Brent Weeks. Yeni nesil fantastik türün temsilcilerinden. Hayal dünyasının ‘mucizesi’ olan fantastik edebiyat Weeks’i 13 yaşından itibaren etkilemeye başlamış. Yazmakla ve bu türle olan bağını şöyle ifade ediyor:
“İki yıl önce Gece Meleği adlı üçlememi tipik bir zafer ve dehşet duygusu eşliğinde dünyaya salıverdim. Kötü bir başlangıç yapmanıza neden olabilecek yüzlerce şey vardır ve sırf gerçek bir işte çalışma zorunluluğundan kaçmak için çoğu kişiden daha iyi bir başlangıç yapmam gerekiyordu. Trajediler hayatın bir parçasıdır. Ama mucizeler de öyle.”

Kısa Ömürler

Kitabın alt başlığından da (Işıkyaratan Serisi) anladığımız üzere Kara Prizma’da ışık, ışığın yansımaları ve ışık tayflarından (görünür ışığın üçgen prizmadan geçerken renklere ayrılması) oluşan renkler önemli bir yer ediniyor. Beyaz ışıktan elde edilerek oluşan renk tayflarından her birinin ayrı ayrı güçleri var. Herkes her rengi kullanamıyor. Işığın kırılımındaki tüm renkleri kullanabilen sadece bir kişi var, “Prizma” unvanlı kahramanımız Gavin Guile. Halkın imparatoru ve aynı zamanda da dini lideri olan Prizma, barışın ve gücün odağında. Ancak Prizmaların bir özellikleri daha var. Ömürleri çok kısa.

Kara Prizma üç karakterin bakış açısından anlatılıyor. Gavin Guile’nin yanı sıra, yetenekli Kara Muhafız Karris Beyazmeşe ve kendisi bilmese bile kitapta önemli bir rol oynayacak olan öksüz Kip. Romanın ilk paragrafı, okuyacağımız ve içine çekileceğimiz bu ışıklarla dolu fantazi dünyasına bizi hazırlar nitelikte:
“Kip karanlıkta savaş alanına doğru sürünerek ilerlerken etrafa çöken bir sis perdesi sesleri boğuyor ve gökyüzündeki yıldızların ışığını kesiyordu. Her ne kadar yetişkinler buradan çekinip çocuklarına buralara gelmeyi yasaklasa da oğlan bu arazide yüzlerce kez oynamıştı… ama gündüzleri. Bu gece burada bulunma amacıysa çok daha tatsızdı.”
Kara Muhafız Karris tarafından gelen bir mektupla çözmek zorunda olduğu beş yeni meseleyi düşünmeye başlayan Prizma Gavin Guile için, bir oğlunun olduğunu öğrenmek içinden çıkılmaz bir durum yaratıyor. Çünkü Prizma tam olarak ne kadar ömrü kaldığını biliyor. Bu kısa sürede ne kadar başarılı olabilir? Kurduğu düzeni korumaya çalışıp bunun için mi mücadele etmeli, yoksa varlığından yeni haberdar olduğu oğlunun iyiliği mi düşünmeli?

Orijinal Büyücülük: Karakter Hokus Pokusu

Kara Prizma için ışık ve renklerin (kurulmak istenen evrenin varlığını ortaya çıkarması açısından) önemi büyük diyemeyiz sadece. Basitçe hokus pokus da diyemeyiz. Sihrin ötesine geçen, orijinal büyü metotlarının (zaman zaman metaforlarının) kullanıldığı bir evren yaratmak istemiş Brent Weeks. Yazar, Kara Prizma’da orijinal olabilecek bir büyü sistemi yaratarak fantastik dünyanın onun için ne anlama geldiğini ortaya koymak istedi belki. Böyle bir dünya yaratıp ortasına bir Prizma (Gavin Guile) yerleştirerek anlatmak istediği şeye yardımcı bir unsur eklemiş gibi duruyor sanki. Bir karakter yaratmaktan ziyade.

Şöyle denilebilir: Fantastik dünyada karakter yaratmaktan çok durum ve anlatı farklılığı yaratmanız gerekiyor. Doğruluk payı yüksek bir saptama. Bu yaratmak istediğiniz evrenin yanlışlık paylarını tamamen sıfırladığınız anlamına gelmiyor ama. Brent Weeks üçgen prizmadan yansıyan ışık tayflarının ortaya çıkardığı renklerden son derece orijinal, okurken kendinizi kaptırmadan edemediğiniz bir büyücülük sistemi yaratıyor. Gavin Guile ise bu büyü dünyası, güç, düzeni sağlama evreninde ışığın yarattığı tüm renkleri kullanma yetkisi kendisine verilmesine rağmen orijinal karakter olmaktan uzak bir görüntü çiziyor. Yaratılmış orijinal evren içinde başlı başına bir karakter olarak değil de destekleyici yan unsur olarak karşımıza çıkıyor sanki.

Öksüz Kip zaman zaman sinirlerimizi bozsa da, yarattığı atmosfer, çatışma unsurları, hatta bir tercih sebebi olarak ortada durmasıyla bile yaratılmak istenen büyü dünyasının en önemli dinamik unsuru. Yukarıda yaptığım alıntıdan da anlaşılacağı üzere kitabın ilk paragrafı Kip ile başlıyor. Kitapta kurulmaya çalışılan atmosferi düşünürsek böyle bir paragrafla başlangıç yapmak ilk defa gireceğimiz büyü dünyasında atılacak adımlar için gayet destekleyici.

Kara Muhafız Karris için ise ne düşünebiliriz? Gavin Guile ve Kip arasında bir denge unsuru. Büyücülük dünyası için de. Aslında onunla ilgili herhangi bir şey düşünmemizi istemiyor Karris. O bir görev adamı. O kadar.

- Reklam -

Brent Weeks’in büyü dünyası karakterlerin varlığıyla iniş çıkışlar, parlamalar sönmeler, hareket ve durağanlıklar yaşasa da yeni nesil fantastik evrende kendine yer ediniyor. Bizleri büyülüyor.

Hayal Dünyasını Altüst Eden Fantazi

Brent Weeks
Brent Weeks

Fantezi türünün akılları zorlayan, hayal dünyasını altüst eden yapısı, Brent Weeks’in kurguladığı evren için biçilmiş kaftan. Genelde gerçeğe, gerçek kurguya dayalı olmayan fantastik dünyayı Weeks, olabildiğince gerçek kılınabilecek kurmacaya (güneş enerjisiyle, ışığın tayflarıyla, öksüz bir oğulla ve Gavin Guile’nin yarattığı bir dünya olmasına rağmen oğlunu seçebilme tercihiyle) doğru yakınlaştırma gayreti içinde. Bu özelliğiyle yeni nesil fantazi türü yazarlar arasında ön plana çıkıyor.

David Gemmell En İyi Fantazi Romanı Ödülü adayı Kara Prizma – Işıkyaratan Serisi beş kitaptan oluşuyor. Orijinal dilinde ilk dördü yayımlanan serinin beşinci kitabının bu yıl yayımlanması bekleniyor. Umarız tüm seriyi Türkçede de görme fırsatına erişiriz. Girmediği hiçbir kara delik olmayan, her yanı aydınlatan ışığın üçgen prizmadan geçerek renk tayfları oluşturması, hayal dünyamızı hiç ummadığımız yerlerden harekete geçirmeye devam etmesi yegane dileğimiz.

Editörlük, Çeviri ve Kapak Tasarımı

Kara Prizma 726 sayfalık bir roman. Çevirisi yaklaşık 5 ay süren eserin sayfa sayısıyla ile birlikte kitabın en arkasında yer alan karakter ayrıntılarından bahseden Karakterler Listesi oldukça faydalı bir hizmet. Ayrıca bazı kelimelerin Latince orijinallerinin kullanılmasından dolayı ortaya çıkan Sözlük bölümü de kıymetli bir katkı olmuş. Fantastik bir dünyayı anlatırken oluşabilecek anlam bütünlüğünü sağlamak açısından olması gerekli bir Ekler bölümü var ki; çeviride M. İhsan Tatari’ye şükranlarımızı belirtmemiz için âdeta özenle hazırlanmış. Teşekkür etmek için sebep çok anlayacağınız. Böylesine zorlu bir çeviri süreciyle Amerika fantazi edebiyatının en yetkin isimlerinden Brent Weeks’i fantazi edebiyatı seven Türk okuyucuyla tanıştırıyor M. İhsan Tatari.

Kitabın yayın sorumlusu Alican Saygı Ortanca; editör Emre Aygün ve yayıma hazırlayan Setenay Karaçay. Çevirisi 2017’de tamamlanan romanı titiz bir çalışmayla raflardaki yerini almasını sağlıyorlar.

Işıkların içinden siyah peleriniyle süzülerek gelen karakterin merak uyandırıcı kapak illüstrasyonu Silas Manhood’a ait. Kapak uygulama ise Hamdi Akçay ve Aslıhan Topuz tarafından yapılmış.

Işıkyaratan serisinin ilk kitabı Kara Prizma ile mutlaka tanışmanızı diliyorum!
Aynur Kulak

Konuk Yazar

Siz de Kayıp Rıhtım'da konuk yazar olabilirsiniz!

İletişim: [email protected]

14 Yorum BULUNUYOR


  1. Avatar for annihilator annihilator dedi ki:

    Çoook güzel bir inceleme olmuş.

  2. Avatar for MURAT MURAT dedi ki:

    Kitap bana aşırı klişe geldi. Ve o kadar saçma rastlantılar var ki delirmemek elde değil. Ayriyeten neredeyse tüm sürprizleri daha önceden tahmin edilebiliyor. örneğin son 200 sayfa sırf hikayeyi uzatmak için gereksiz uzunluğa sahip… Benim için hayal kırıklı oldu maalesef.

  3. Avatar for Muhammed_Deger Muhammed_Deger dedi ki:

    Bu seriyi beğenler kadar begenmeyenlerde olduğunu gözlemledim. Bazıları cok özgün bulurken bazıları klişe bulmuş. Garip…

    Beğenmeyenlerin çok fantastik okumuş olmasına bağliyorum bunu. Uzaktan bakınca seri klasik bildiğimz seylerle ozgün şeylerin birleşimi gibi duruyor.

    Bir başka gözlemim ise yazar dünya yaratmakta ne kadar başariliysa kitap yazmakta o kadar başarısız. Bu çıkarımı çevirmenin çemberib yazısını ve üsteki yorumu okuyunca karar verdim.

  4. Avatar for Tansael Tansael dedi ki:

    Kitabı henüz okumadım, kitap bir seri ama 2 yıldır serinin devamının geleceği ile ilgili bir şey yok.

    Merak ettiğim, kitabın kendi içinde başlayıp biten bir hikayesi mi var yoksa Yüzüklerin Efendisi ya da The Witcher gibi hikaye yarıda mı kalıyor kitap bitince. Eğer hikaye ortasında öylece kesiliyorsa hiç başlamayayım diyorum.

  5. Avatar for isos81 isos81 dedi ki:

    Beşinci kitap sonunda bitiyor hikaye. Her kitap bir öncekine bağlı, yani tek tek okunmuyor.

    Kitaba klişe diyenleri anlayamadım. Kitap en özgün büyü sistemlerinden birini içeriyor, bildiğim kadarıyla daha önce bir benzeri yazılmadı. Ayrıca ilk kitaptan sonra işler çok ama çok değişiyor. Hayatı boyunca fantastik okumuş birisi olarak şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki içerdiği ögeler olarak bu seri okuduğum en orijinal serilerden birisidir.

    Edit: Bu arada ben tüm seri hakkında yorum yazdım. İlk kitap serinin görece zayıf kitabı. Özellikle ilk yarısı yazım olarak çok başarılı değil ancak Weeks özellikle ikinci kitaptan sonra çok ama çok daha iyi bir yere getiriyor seriyor. Özellikle 2, 3 ve 4. kitaplar muazzam. İlk kitaba göre yorum yapmak çok doğru olmayabilir.

Henüz yorum yok. Forum'a gelip sohbete katıl.

9 cevap daha var.

icerigin pesinde 3 fast and furious

İçeriğin Peşinde #3: Geçmişin Tozlu Raflarından Bir Film | The Fast and The Furious

mortal kombat

Mortal Kombat Sinema Evreni Sıfırlanıyor!